 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1996/8162
K. 199617766
T. 30.9.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
BİLDİRİLMEYEN SİGORTALININ KAZA GEÇİRMESİ
GERÇEK ZARAR TAVANI
PEŞİN SERMAYE DEGERİNİN TAHSİLİ
KARAR ÖZETİ Bildirilmeyen sigortalının iş kazasına maruz kalması halinde, işçi için yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesi davalarında da, kazalının gerçek zarar tavanının gözetilmesi ve davalıların bu limit dahilinde sorumlu tutulmaları gerektiğinden, peşin sermaye değeri önceki davalarda tahsil edilmişse, Kurum 'un yeniden dava açma hakkı yoktur.
(506 s. SSK. m. 10, 19, 20, 21, 22, 26/1-2)
Davacı, işkazasında malül kalan sigortalı işçi için yapılan harcamalar üzerine uğrunılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hükmün, taraflarca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum'un temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalıların temyizine gelince;
Davacı, 19.2.1996 tarihli işkazası sonucunda sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalı Cavit'e bağlanan peşin sermaye değerli gelirlerde oluşan artışın 5.000.000.- TL.'lık bölümünün, 506 sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca davalılardan müşterek ve müteselsil olarak tahsilini istemiş, mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Sigortalının geçirdiği işkazası nedeniyle, bu dava öncesinde kesinleşen dosyalar mevcut olup, bunlardan Tavşanlı Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin 1986/503 E., 1988/761 K. sayılı dosyası kazalı sigortalı tarafından, davalı Omer aleyhine açılmış maddi tazminat istemini içerir dava olup, yapılan tavan incelemesi sonucu belirlenen peşin sermaye değerinin Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan tahsisleriyle karşılanmış olması nedeniyle redle sonuçlanmıştır. Ayrıca, aynı mahkemenin 1989/139 E., 1993/311 E., 1995/70 E. sayılı dava dosyalarında da, davacı Kurum tarafından 506 sayılı Yasanın 10. maddesine dayalı olarak davalılar aleyhine açılan ve kabulle sonuçlanan dava dosyaları mevcuttur.
Mevcut davaya konu istem her ne kadar 506 sayılı Yasanın 10. maddesine dayanmakta ise de, 10. maddeye dayalı davalarda da kazalının gerçek zarar tavanının gözetilmesi ve davalıların bu limit dahilinde sorumlulukları yönüne gidilmesi, Dairemizin yerleşik görüşüdür. Sigortalının açmış olduğu 1986/503 E. sayılı dosyada, 3/8 davalı kusuruna göre belirlenen 5.168.294.-TL.'lık peşin sermaye değerinin, indirimsiz hali dahi 13.782.119.- TL. olup, önceki rücuan tazminat davalarında hükmedilenler toplamı ise 77.152.660.-TL.'na ulaşmakta ve bu haliyle sigortalının uğradığı işkazası nedeniyle oluşan kazanç kaybı Sosyal Sigortalar kurumu tarafından fazlasıyla tahsil edilmiş bulunmaktadır. Bu gerçekler karşısında, bu dosya içeriğinde yeniden hesap bilirkişi incelemesi yaptırılması ve karar gerekçesinde; "... 10. maddede düzenlenen durum sigortasız işçi çalıştıran işverenleri bir anlamda cezalandırmak amacı gütmüş olması sebebiyle tavanın uygulanması hak ve nesafet kurallarına uygun değildir. Herşeye rağmen tavanın uygulanması gerektiği sonucuna varılsa dahi geçmişe yönelik tavan hesabı yapılması adaletsiz sonuçlar doğuracaktır. Son açılan davada tavan hesabı yapılarak bundan sonraki ödemelerin bu tavanı aşamayacağı düşüncesi ileri sürülmesi halinde de, bilirkişi Av. (A.E.)'nin 29.3.1996 tarihli hesap raporunda belirlenen tavan miktarını aşamadığı anlaşılmaktadır" yolunda terditli bir yaklaşım gösterilmesi ve buna dayalı olarak da sigortalının açtığı tazminat dosyasında belirlenen peşin sermaye değerinin önceki davalarda tahsil edildiğinden davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
o halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.9.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.