 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/3650
Karar no : 1995/8617
Tarih : 23.10.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, hastalanan sigortalı işçi için yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkikhakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra,işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davada, işverenin sigortalıyı işe alırken bünyece elverişlilik raporu alınmaması nedeniyle hastalık sigortası kolundan sigortalıya yapılan sağlık yardımlarının davalıdan tahsiline karar verilmesi istenmektedir.
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasa'nın 41. maddesi olup, anılan maddeye göre işverenin sorumluluğu yönüne gidilebilmesi için, hastalığın işe girişten önce var olması ve sigortalının rapor alınmaksızın bünyece elverişli olmayan bir işte çalıştırılmış bulunması gerekir. Olayda, işe girmedenönce alınmış bir rapor mevcut ise de rapor yasanın belirlediği yönteme uygun olarak alınmamıştır. Raporda sadece "sağlamdır" şeklinde bir ibareye yer verilmiştir.
Oysa, sigortalının yaptığı işin bünyesine elverişli olup olmadığı yönünde bir açıklama yoktur. O itibarla rapora geçerlilik tanımak mümkün değildir ancak sigortalının daha önceden "Multipinyemena" hastalığına yakalandığı ve kendisinin eczanede kasiyerlik yaptığı tartışmasız bulunduğuna göre, bu işin hastalığın nevi dikkate alındığında bünyesine elverişli bir iş olupolmadığının, masraf yapmayı gerektiren hastalığın bu işle çalıştırılması sonucunda mı ortaya çıktığının konuda uzman kişilere inceletilmesi gerekir. Başka bir anlatımla, çalışılan iş ile hastalık arasında uygun neden sonuç bağının "illiyet rabıtasının" bulunup bulunmadığı araştırılıp incelenmelidir. Kuşkusuz böyle bir illiyetin bulunmadığı anlaşıldığı takdirde dava işmdiki gibi reddedilecek, illiyet bağının varlığı saptandığı takdirde kabul kararı verilecektir.
Mahkemece açıklanan bu madde ve hukuki olgular gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.