 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1994/11137
K. 1994/16790
T. 22.9.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ZORUNLU BAĞ-KUR ÜYELİĞİ
VERGİ KAYDININ SİLİNMESİ
BAĞ-KUR ÜYELIĞİNİN SONA ERMESİ
KARAR ÖZETİ: Zorunlu Bağ-Kur üyeliği", sigortalının kendi nam ve hesabına çalıştığı kanıtlanmazsa, vergi kaydının silindiği tarihte sona erer.
Sigortalık dönemine ait pirim ve eklerinden doğan borçlar için, icra dosyası üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır.
(1479 s. Bağ-Kur K. m. 24/1-a, 25/1, 25/III)
Davacı, Kurum tarafından haksız olarak tahsil edilen 4.730.000 TL. nin 22.4.1993 tarihinden, tahsil tarihine kadar yasal faizi ile birlikte tahsiline ve Bağ-Kur sigortalısı olmadığının da tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Dava; nitelikçe, vergi Kaydının silindiği tarihten itibaren zorunlu Bağ-Kur üyesi bulunmadığının ve silinme tarihinden sonraki dönem için tahakkuk ettirilen prim ve eklentilerden sorumlu olmadığının saptanması ile Kurum sataşmasının giderilmesi istemine ilişkindir.
Gerçekten, vergi kaldırımı silinmesi, zorunlu Bağ-Kur üyeliğinin, silinme tarihinden itibaren sona erdiğinin karinesidir .Davalı Kurum karinenin aksini iddia, giderek kanıtlanmış değildir Başka bir anlatımla, davacının, vergi kaydının silinmesine karşın, kendi adına ve hesabına çalıştığı kanıtlanmamıştır Hal böyle olunca davacının vergi kaydının silindiği tarihten itibaren zorunlu Bağ-Kur üyeliğinin sona erdiğinin kabulü doğrudur Bu yöne ilişkin temyiz isteminin reddi gerekir
Ne var ki, istemin niteliğine göre ve özellikle, davacının zorunlu Bağ-Kur üyesi bulunduğu dönem ile, Bağ-Kur üyesi olunmadığı dönem yönünden ne miktar pirim borcu olduğu, ne miktar prim borcu olmadığının belirlenmesi gerektiği ortadadır Mahkemece, bu yönde bir inceleme ve hesap istemi yapılmadığı açık seçiktir
Yapılacak iş, icra dosyası getirtilmek suretiyle bilirkişi aracılığı ile takip dönemi ve vergi kaydının silindiği tarih nazara alınarak, davacının sorumlu olduğu prim ve ekleri belirlenerek, belirlenen bu miktardan davacının sorumlu olduğu kabul edilerek istemin bu kesimi hakkında davanın reddine, vergi kaydı silindikten sonraki donem için tahakkuk ettirilen prim ve eklerden davacının sorumlu olmadığı düşünülerek, bu döneme ilişkin prim ve eklentilerinde iptaline ve Kurumun sataşmasının giderilmesine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuksal olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kuruması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum' un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenler!e (BOZULMASINA), 22.9.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.