 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1993/7090
K. 1994/1765
T. 8.2.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TARIM İŞÇİSİNİN SIGORTALILIĞI
SOSYAL SİGORTALAR KURUMU'NUN DAVAYA DAHİL
EDİLMESİ
TALEBİN AŞILMASI
KARAR ÖZETİ Tarım işçilerinin, geçmiş dönemlere ait ve Sosyal Sigortalar Kurumu 'na bildirilmeyen çalışmalarının tesbiti davalarında; işçinin toplu iş sözleşmelerinden faydalanmış olması, işçi ile sigortalı kavramları eşdeğer kavramlar olmadığından, sigortalı sayılmasını gerektirmez.
Sigortalının yaptığı işin tarım işi niteliği taşıyıp taşımadığı, 506 sayılı Kanunun 3/I-A maddesinde görülen istisnalar kapsamına girip girmediği yöntemince saptanmalıdır.
Davanın mahiyeti itibariyle, Sosyal Sigortalar Kurumu davaya dahil edilmeli ve çalışmışlık süreleri yönünden taleple bağlı kalınmalıdır.
(506 s. SSK. m. 3/I-A, 79/8)
(1086 s. HUMK. m. 74)
Davacı, davalı işverene ait işyerinde 20.4.1969-1 2.1 976 tarihleri arasında geçen ve Kurum'a bildirilmeyen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Dava, davacının davalı işverene ait civar çiftlik ünitesinde 20.4.1969 ile 1.2.1976 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin tesbiti istemine ilişkindir. 506 sayılı Kanunun 3/l-A maddesinde 24.11.1977 yürürlük tarihli 2100 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, Orman işleri ile kamu ve özel sektöre ait tarım işlerinde ücretle çalışanlar sigortalı sayılmıştır. 506 sayılı Kanunun 3/l-A maddesinin, davacının çalışmasının geçtiği dönemde yürürlükte bulunan şekline göre, tarım işlerinde çalışanlar bu kanun uygulamasında sigortalı sayılmazlar ancak, tarım sanatlarına ait işlerde veya tarım işyerlerinde yapılan ve tarım işlerinden sayılmayan işlerde yahut tarım işyeri sayılmayan işyerlerinin park, bahçe, fidanlık ve benzeri işyerlerinde çalışanlar hariç tutularak bunlar bu Kanunun uygulanmasında sigortalı sayılmışlardır. O halde, öncelikle davacının yaptığı iş bakımından 506 sayılı Kanunun 3/ l-A maddesinde Öngörülen istisnalar kapsamına girip girmediği araştırılmalıdır. Bu konuda sigortalının yaptığı iş yönünden mevcut çelişkide giderilmek suretiyle yapılan işin tarım işi niteliğini taşıyıp taşımadığı yöntemince belirlenmelidir. Giderek davacının çalıştığı civar çiftlik ünitesinin maddede öngörülen tarım işyeri sayılmayan işyerlerinin park, bahçe, fidanlık ve benzeri işyerlerinden sayılıp sayılmadığı, çiftlik ünitesinin asıl işyerinin uzantısı yada eklentisi mahiyetinde olup olmadığı yöntemince saptanmalıdır. Diğer yönden, iş Kanununa göre işçi sayılan kişi 506 sayılı Kanun anlamında sigortalı sayılmayabilir. Başka ifade ile işçi ile sigortalı kavramları eşdeğer kavramlar değildir.
Davacının 1969 yılından bu yana Şeker Sanayii işkolu ve işyerleri seviyesinde yapılan toplu iş sözleşmeleri kapsamı içerisinde olması 506 sayılı Kanun madde 2 çevresinde sigortalılığını gerektirmez. Mahkemece bu gerekçeye davalı olarak davanın kabulü isabetsizdir.
2- Davanın yasal dayanağını 506 sayılı Kanunun 79/8. maddesi olması karşısında yasal hasım olarak Sosyal Sigortalar Kurumu'nun da yöntemince davaya dahil edilmesi gerekirken Kurum'a husumet yöneltilmeden hüküm tesisi hatalıdır.
3- Kabule göre de, dava dilekçesindeki istem 20.4.1969 ile 1.2.1976 tarihleri arasındaki süreye ilişkin olmasına rağmen HUMK. 74'de öngörülen taleple bağlılık ilkesine aykırı biçimde bu sürenin 1966 yılından başlatılması, tesbite konu sürenin sigortalının geçici işçi olmasına göre işyeri kayıtları gözetilerek bu dönemler arasında kayıtlara göre belirlenmemesi ve davacının bu süre dahilindeki askerlik süresinin dışlanmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı işveren Türkiye Şeker Fabrikası A.Ş.'nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle(BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 8.2.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.