 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 1993/11184
Karar No: 1994/531
Tarih: 24.01.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, işkazasında malül kalan sigortalı işçi için yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hükmün taraflar Avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Ali Göcen tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Sigorta olayı, işyerinde gece vardiyasında, barut maddesinin rutubet oranının giderilmesi sırasında, meydana gelmiştir. 60 derece sıcaklıkta bu işlemin sürdürülmesi halinde işlem tehlikesizce yapılabilmektedir. İşveren gece vardiyasında, bu işte çalışan işçilerin başına nezaretçi olarak Mustafa Demirali görevlendirmiştir. Anılan işlemi yapan sigortalı Hikmet, her nedense işlem sırasında uyuduğundan, 60 derecede tutulması gereken hararet, 90 dereceye çıkmış, bir ara uyanıp hararetin yükseldiğini anlayınca, harareti düşürmek için Hikmet'in soğuk su püskürtmesi sonucu, barut patlamıştır. Böyle bir olayda, baskın kusur uyanık bulunması gerektiği halde, uyuyarak görevini ihmal eden ve uyanınca da hararetin 90 dereceye çıktığını görmesine rağmen baruta soğuk su püskürten Hikmettedir. Öte yandan nezaretçi Mustafa'nın da görevlilerin uyamamasını sağlaması gerekirdi. Hükme esas tutulan bilirkişi raporunda işverene iş disiplini sağlamaması yönünden ve ayrıca hararet yükselmesini bir alarm düzeniyle haber verecek bir sistemi kurmaması yüzünden kusur verilmiştir. Her ne var ki, işveren, olay yerinde nezaretçi bulundurduğuna göre, iş disiplinini sağlamadığından söz edilemez. Şayet görevli nezaretçi, işçinin uyumamasını sağlamamış ise, bu yönden kusur nezaretçiye ait olmalıdır.
Böyle bir olayda, işverenin hararet yükselmesini bir alarm düzenine bağlamasını öngören kuralın iş güvenliği mevzuatının hangi maddesinde yazılı olduğu, bilirkişi raporunda gösterilmemiştir. Mevzuatta bir hüküm varsa, bunun açıkca gösterilmesi gerekir. Böyle bir kural bulunmasa dahi, emsal işlerde ve modern teknolojide böyle bir tedbir varsa, dayanakları gösterilmelidir. Öte yandan, normal 60 derece hararette anılan işlem yapılsa idi, barutun buna rağmen yine patlayabileceği, inandırıcı delillerle izah edilmeden, patlamanın kaçınılmaz olduğundan sözedilemez. Bütün bu nedenlerle, hükme esas tutulan rapor, gerekçeleri ve kusur dağılımı yönünden, inandırıcı nitelikte bulunmamaktadır.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.1.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.