 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1992/11899
K. 1993/4224
T. 22.4.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İŞ KAZASI NEDENİYLE ÖLÜM
TESBİT
ŞAHİT BEYANI
ÖZET Davacılar iddiaların, sadece şahit beyanlarına dayandırdıkları gibi, mahkeme de kararını şahit beyanlarına dayandırmıştır. Şahitler ise, murisin işyerinde çalışma şekli ve süresi hususunda inandırıcı ve doyurucu herhangi bir beyanda bulunmadıkları gibi, hepsi sözbirliği ile murisin işveren tarafından görevlendirildiğini bilmediklerini ifade etmişlerdir. Şahit beyanlarından başka dosyada karara esas alınabilecek bir bilgi, belge ve delil bulunmadığından, yetersiz şahit beyanlarına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
(506 s. SSK. m. 11)
Davacı, murisinin davalılardan işverene ait işyerinde 1.12.1986 tarihinden 27.12.1986 tarihine kadar hizmet akdiyle geçen çalışmalarının ve ölümüne neden olan kazanın iş kazası olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
İşbu dava ile murisin mirasçıları, hizmet ve iş kazası davası açmışlarsa da daha önce aynı mahkemenin 1989/128 esasında kayıtlı dava dosyası ile aynı şekil ve mahiyette açılan dava, Dairemizce bozulup iade edildikten sonra takip edilmeyerek işlemden kaldırılmıştır.
Bu dava ile de aynı istek yenilenmiş ve davacılar ilk davada ikame edilen delillerini bu davada da tekrar etmişlerdir.
Murisin trafik kazası sonrasında vefat ettiği tartışma dışıdır. Ancak, murisin davalı işverene ait lokantada hizmet akdi ile çalışıp çalışmadığı ve görevli olduğu sırada kazalanıp vefatının diğer bir anlatımla olayın bir iş kazası olduğunun kabul edilip edilmeyeceği dava ve tartışma konusudur. Davacılar iddialarını sadece şahit beyanlarına dayandırdıkları gibi, mahkeme de kararını şahit beyanlarına dayandırmıştır. Şahitler ise, murisin işyerinde çalışma şekli ve süresi hususunda inandırıcı ve doyurucu herhangi bir beyanda bulunmadıkları gibi, hepsi sözbirliği ile murisin işveren tarafından görevlendirildiğini bilmediklerini ifade etmişlerdir. Şahit beyanlarından başka dosyada karara esas alınabilecek bir bilgi, belge ve delil bulunmamaktadır, Hal böyle olunca yetersiz şahit beyanlarına dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Kaldı ki olay; 27.12.1986 tarihinde, saat 6.15'de, mevsime göre henüz karanlık var iken meydana gelmiş ve İçel Emniyet Müdürlüğünün cevabi yazısında da kazaya sebep olan aracın kayden Suphi adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Bu maddi olgular da iddianın aksi için karinedir.
Bütün bu anlatımlar karşısında; davacının haklılığını gösteren ve doğrulayan en ufak bir delile rastlamak mümkün değil iken, her hali ile tamamen mücerret bir iddiadan ibaret kalan davanın reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum'un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.4.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|