 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1991/9975
K. 1992/5961
T. 26.5.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
HİZMET TESBİTİ
YAŞLILIK AYLIĞI
ÖZET Yaşlılık aylığının bağlanmasında temel unsur, sigortalılık süresinin ve prim ödeme gün sayısının kesin olarak saptanmasıdır.
(506 s. SSK. m. 79/8)
Davacı, 1.1.1988 tarihinde emekliliğe hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacının temyizine gelince; davacı sigortalı ile Kurum arasındaki uyuşmazlık, davacının hangi tarihte yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ilişkindir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan ve yaşlılık aylığı koşullarını gösteren 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 60. maddesine göre; bir sigortalının yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi, madde de gösterilen, yaş, sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı koşullarının yerine getirilmesine bağlı tutulmuştur. Sigortalılık süresinin işveren tarafından, zamanında Kuruma bildirip, yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda ise, sigortalıların açtıkları davaların kesinleşme tarihinde, yasanın gösterdiği diğer koşulların da oluşması halinde sigortalılar yaşlılık aylığına hak kazanır ve müracaatlarını takip eden aybaşından itibaren de kendilerine aylık bağlanır. Geçmiş döneme ilişkin primlerin tahsili Kurumca re'sen yerine getirilir. Yaşlılık aylığının bağlanmasında temel unsur, sigortalılık süresinin ve prim ödeme gün sayısının kesin olarak rotaya çıkmasıdır. İşte, yaşlılık aylığının başlangıcı bu olgu üzerine belirlenir. Prime esas kazançlar tutarı üzerinde çıkacak sorunun geç çözümlenmesi durumunda da, geriye yönelik olarak, prim ödeme gün sayılarının tamamlandığı tarihe göre yaşlılık aylığı esas alınır. Yoksa, kazançlar toplamının kesinleştiği tarih, yaşlılık aylığı yönünden süreyi uzatıcı neden olarak düşünülemez.
Dava konusu olayda, davacı sigortalının, sigortalılık süresinin kesin olarak ortaya çıktığı tarih, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/8. maddesine göre açılan, tesbit davasının kesinleştiği 16.12.1986 tarihidir. Artık bu tarihte, sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve yaş koşulları gerçekleştiğine ve 9.1.1987 tarihinde de yaşlılık aylığı talebinde bulunduğuna göre, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının kabulü gerekir.
Mahkemenin belirtilen bu maddi ve hukuksal olguları gözetmeksizin davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
o halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.5.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.