 |
T.C.
Y A R G 1 T A Y
10. Hukuk Dairesi
E. 1991/9156
K. 1993/3876
T. 19.4.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YAŞLILIK AYLIĞI BAĞLANMASI
SİGORTA BAŞLANGICI
BAĞ-KUR SİGORTALILIĞI
ÖZET 506 sayılı Kanunun 60. maddesi ve 1479 sayılı Kanunun ek 9. maddesi sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi borçlandırılan sure kadar geriye götürülür.
Bu nedenle davacının askerlik borçlanması nedeniyle ödediği primler sigortalılığının başladığı 2.12.1957 tarihinden geriye doğru 2 yıllık süreye ilişkin sayılmalıdır.
Öte yandan davacının, talepte bulunduğu tarihten geriye doğru son yedi yıllık fiili hizmet süresi içerisinde Sosyal Sigortalar Kurumuna sadece 795 günlük prim ödemesi bulunmaktadır. Sözü edilen son yedi yıllık fiili hizmet süresini doldurmak üzere geriye dönüldüğünde, 1275 gün, 2.8.1982 - 1.4.1987 tarihleri arasında Bağ-Kur'a bağlı 4 yıl, 7 ay, 11 günlük süreç içerisinde kalmakta olduğundan 2829 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yaşlılık aylığının Bağ-Kur tarafından bağlanması gerekir.
(506 s. SSK. m. 60)
(1479 s. Bağ-Kur K. m. 9)
Davacı, 1.6.1990 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasına, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000.- TL.nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı, 1982-1987 yılları arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunu, ancak bu tarihten sonra Sosyal Sigortalar Kurumuna 720 günlük askerlik borçlanması ile birlikte toplam 1515 günlük prim Ödemesi bulunduğunu, böylece yasanın aradığı 1261 günlük prim Ödeme sınırını aşmış olması nedeniyle Kurum tarafından kendisine 1.6.1990 tarihinden itibaren bağlanmasını talep ettiği yaşlılık aylığından şimdilik 3.931.750 TL.lık kesiminin tahsiline karar verilmesini istemektedir. Mahkemece istek doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Ne var ki, davacı, borçlanmak suretiyle sigortalı hizmet saydırdığı askerlik görevini 1954-1956 yılları arasında yapmış ve daha sonra 1957 yılında sigortalı çalışmaları başlamıştır. Gerek 506 sayılı Kanunun 60. gerekse 1479 sayılı Kanunun ek 9. maddesi, sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlandırılma halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi borçlandırılan süre kadar geriye götürülür hükmünü içermektedir. Bu nedenle, davacının askerlik borçlanması nedeniyle Ödediği primler sigortalılığının başladığı 2.12.1957 tarihinden geriye doğru 2 yıllık süreye ilişkin sayılmalıdır. Mahkemenin kabul ettiği gibi, borçlanma tarihindeki süreye ilişkin sayılırsa, bir günün hem çalışma, hem de borçlanma dolayısıyla iki gün sayılması gibi bir sonucun doğacağı ortadadır. Açık yasa hükmü bulunmadıkça böyle bir sonuç yaratılması hukukça mümkün değildir. Öte yandan davacının, talepte bulunduğu tarihten geriye doğru son yedi yıllık fiili hizmet süresi içerisinde Sosyal Sigortalar Kurumuna sadece 795 günlük prim ödemesi bulunmaktadır. Sözü edilen son yedi yıllık fiili hizmet süresini doldurmak üzere geriye dönüldüğünde, 1725 gün, 2.8.1982-1.4.1987 tarihleri arasında Bağ-Kur'a bağlı 4 yıl, 7 ay, 11 günlük süreç içerisinde kalmakta olduğundan, 2829 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yaşlılık aylığının Bağ-Kur tarafından bağlanması gerekir.
Açıklanan maddi ve hukuksal olgular düşünülmeksizin yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.4.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.