 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1991/4615
K: 1992/274
T: 23.01.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, davalı Kuruma yersiz olarak ödenen 609.580.-TL.nin faiziyle birlikte istirdadına karar verilmesini istemitir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Enver Aktaç tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR : Davada, Sosyal Sigortalar Kurumunun vermiş bulunduğu idari para cezası nedeniyle davacı aleyhine icra takibine girişildiği, takiblerin kesinleşmesi üzerine kendisinden 609.580.-TL.nin tahsil edildiği böyle bir borcun borçlusunun davacı olmayıp İzmir tanzim satışlar müdürlüğü olduğuna dair İzmir Ticaret Mahkemesi'nde açılan menfi tesbit davasının görevsizlik nedeniyle reddedildiği ileri sürülmüş davalı Kuruma ödenen 609.580.- TL.sinin istirdadına karar verilmesi istenmiştir.
Olayda gerçekten Sosyal Sigortalar Kurumu'nun verilen idari para cezasının tahsili için davacı aleyhine icra takibine girişildiği, bunun üzerine davacının takibe konulan para cezasının borçlusu bulunmadığına dair İzmir Ticaret Mahkemesi'nde menfi tesbit davası açtığı, mahkemenin görevsizlik nedeniyle dosyanın Sulh Ceza Mahkemesi'ne tevdiine karar verdiği, Sulh Ceza Mahkemesi'nin ise görevsizlik kararında "dava açıldığında ve istek halinde dosyanın Sulh Ceza Mahkemesi'ne tevdiine" şeklinde hüküm verilmiş olmasına karşın davacının bu yolda bir isteğinin bulunmadığı nedenine dayanarak davayı reddettiği bunun üzerine davacının iş mahkemesinde işbu menfi tesbit davasını açtığı görülmektedir.
Davada çözümlenmesi gereken hukuksal sorun 506 sayılı yasanın 140. maddesine göre Kurum tarafından verilen idari para cezasına yapılan itirazın hangi mercide incelenebileceği meselesidir. Böyle bir itirazın Sulh Ceza Mahkemesi'nce incelenmesi gereği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Dairemizin oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Hal böyle olunca Ticaret Mahkemesi'nin görevsizlik kararı verilen dosyayı gönderdiği Sulh Ceza Mahkemesi'nin itirazı incelemesi gerekirdi. Baştan beri açıklanan aşamalardan geçen davanın tekrar iş mahkemesinde açılması ve mahkemenin kendisini görevli sayarak işin esasına girip yazılı şekilde hüküm kurması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23.1.1992 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.