 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1991/3442
K: 1991/5813
T: 04.06.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET: Bağkur sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kimseler sağlık sigortası yardımlarından yararlanabilir.
(1479 s. Bağkur K. ek m. 11)
Davacılar, 2.425.000 TL. tedavi giderinin 24.1.1990 gününden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, husumet nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davada, Kurum'ca sağlık karnesi verildiği 26.12.1989 tarihinden sonra yapılan tedavi giderlerinin tahsili istenmiştir.
26.12.1989 tarihli sağlık karnesi, 25.12.1989 günlü muhtaçlık belgesine istinaden verilmiş, Kurum vekili, Süleyman'ın gerçekte Bağkur sigortalısı olan oğlu İsmail'in bakımına muhtaç olmadığını savunmuş ve bu konuda jandarma kanalıyla yapılan tahkikat evrakını ibraz etmiştir. Tahkikat evrakına ekli 2.1.1991 tarihli tutanakta, Süleyman'ın tarlası bulunduğu, geçimini bu tarladan sağladığı, mali durumunun iyi olduğu belirtilmiştir. 25.12.1989 tarihli muhtaçlık belgesi ile 2.1.1991 tarihli tutanak kapsamı arasında açık çelişki bulunduğuna göre, davacıya tedavi gördüğü dönemde Bağkur sigortalısı olan oğlu İsmail'in bakmakla yükümlü olup olmadığı konusu gereğince ve yeterince araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Mahkemece yapılacak iş, tedavi giderlerinin yapıldığı dönemlerde sigortalı İsmail'in babası Süleyman'a bakmakla yükümlü olup olmadığı konusunda taraflarca gösterilecek deliller yöntemince toplanıp değerlendirmek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum'un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 4.6.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.