 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1990/7943
K: 1990/9851
T: 26.11.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, murisinin iş kazası sonucu öldüğünün tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiç birine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davacı, murisi kocası sigortalı Aziz'in 4.12.1986 tarihinde işyerinde arkadaşının kullandığı gelberi aletinin sapının kafasına çarpmasıyla, kafa travmasına maruz kaldığını ve 10.12.1986 tarihinde de öldüğünü ileri sürerek, ölümün işkazası sonucu meydana geldiğinin tesbitine karar verilmesini istemiş, mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalılar temyiz eylemişlerdir.
Davacıya, maddi olayı kanıtlaması için yöntemince önel verilmiş ise de, 4.12.1986 tarihinde, işyerinde sigortalının kafasına gelberi sapı çarpması olgusu ve sigortalının böyle bir travma sonucu öldüğü vakıası ispatlanmamıştır.
Aksine, sigortalının olay günü olarak belirttiği 4.12.1986 tarihinde, anlatılan biçimde bir olay cereyan etmediği 5-6/12/1986 günü işyerinde çalıştığı, 7.12.1986 tarihinde hastalık nedeniyle viziteye çıktığı, menenjit teşhisine ilişkin ilaçlar verildiği, 9.12.1986 tarihinde hastahaneye yattığı ve 10.12.1986 günü öldüğü, otopsi ve Adli Tıp Meclisi raporlarına göre, ölüm sebebinin irinli menenjit olduğu, harici travma olayına raslanmadığı, beyin yaygın iltihabından kaynaklanan hastalık nedeniyle ölümün gerçekleştiği, bu sonuç ile iş ve işyeri arasında illiyet bağı bulunmadığı anlaşılmış, sigortalının irinli menenjit hastalığına yakalandığı, işyeri dışında hastahanede öldüğü ortaya çıkmıştır. Bu durum karşısında, ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaya elverişli bulunduğuna dair işe giriş raporu alınmadan işe kabulü ve peryodik muayenelere tabi tutulmadan işte çalıştırılmasının mukavetini kırması yüzünden hastalandığına göre illiyet bağının oluştuğuna ilişkin olup, maden mühendisi olarak tıbbi konularda hiç bir uzmanlığı bulunmayan yetersiz bilirkişi raporu hükme esas tutularak, olayın işkazası sayılması ve bir an için bu mütalaa geçerli kabul edilse bile, 506 sayılı Kanunun 41. maddesinde yazılı rücu davasında geçerli olabileceğinin düşünülmemesi, usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönlere matuf temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.11.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.