 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1990/6734
K: 1990/9479
T: 15.11.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, Balkaya Madencilik Şirketinde 1.1.1963 - 15.7.1964 tarihleri arasında asgari ücretle yeraltı işçisi olarak geçen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Sosyal Sigortalar Kurumu Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Ahmet Kapusuzoğlu tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davada, davacının Balkaya Madencilik Şirketine ait işyerinde 1.1.1963 - 15.7.1964 tarihleri arasında çalıştığı halde Kuruma bildirilmediği ileri sürülmüş, sigortalı niteliğindeki bu hizmetlerinin tesbitine karar verilmesi istenmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/8. maddesine göre bu tür istemlerin kabulüne karar verilebilmesi için çalışılan yılın sonundan itibaren anılan maddede öngörülen on yıllık hakdüşürücü sürenin geçmemiş olması gerekir. Hakdüşürücü sürenin başlangıcı işin terkedildiği yılın sonundan itibaren işlemeye başlar. Şayet çalışılan dönem Sosyal Sigortalar Kanununun yürürlük tarihinden önce geçmiş ise, o dönemde yürürlükte olan mevzuatta hakdüşürücü süreyi düzenleyen herhangi bir hüküm bulunmadığından on yıllık süre anılan Kanunun yürürlüğe girdiği 1965 yılı sonundan itibaren işlemeye başlar.
Olayda davacının 1964 yılından işini terkettiği, bilahare 11.8.1976 yılında TKİ.ye bağlı DIE'nin işyerine girdiği işe giriş bildirgesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda 506 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 1965 yılının sonundan itibaren on yıllık hakdüşürücü süre dolduktan sonra yeniden işbaşı yaptığı, böylece davanın hakdüşürücü süreye uğradığı gözönünde tutulmaksızın yazılı düşüncelerle davanın kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA oybirliğiyle karar verildi.