 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1990/580
K: 1990/5573
T: 04.06.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, işkazasında ölen sigortalı işçinin haksahiplerine yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hükmün, davalılardan TCDD. Genel Müdürlüğü ve Vural ile Özlü taraflarından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbiti edildi:
1 - Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Davalılardan Olgun, dosya içeriğine göre 22.12.1984 tarihinde ölmüş ve dava 18.3.1985 tarihinde açılmıştır. Ölü kişi hakkında dava açılamıyacağına göre Olgun hakkındaki davanın reddedilmemesi isabetsizdir. Öte yandan Olgun mirasçıları hakkında yöntemince ayrıca dava açılıp o rücu davasının bu dava ile birleştirilmesi ve birleştirilen bu dava hakkında hüküm kurulması mümkün iken, dahili dava dilekçesinin bu nitelikte müstakil dava olmadığı düşünülmeksizin mirasçılar hakkında yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
3 - Sigorta olayı 20.8.1981 tarihinde meydana gelmiş ve 28.4.1982 tarihinde gelir bağlanması onaylanmıştır. Kurum, davalılardan Vural'ın sorumluluğuna giren zararı bu tarihte öğrenmiştir. Öte yandan Vural ceza mahkemesinde mahkum edilmiş ve hakkında verilen karar 3.11.1983 tarihinde Yargıtay'ca onanarak kesinleşmiş ve böylece Kurum o tarihte, failin Vural olduğunu öğrenmiş bulunmaktadır. İş bu dava ise, 18.3.1985 tarihinde açılmıştır. Vural hakkındaki rücu davasının yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26/2. maddesidir. Vural ile sigortalı arasında bir hizmet akdi sözkonusu olmadığından, akdi müruruzaman değil, Borçlar Kanununun 60. maddesinde öngörülen müruruzaman süresi uygulanmalıdır. Öte yandan Vural, yöntemince de zamanaşımı def'inde bulunmuştur. Bu durum karşısında Vural hakkındaki davanın zamanaşımı açısından reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da usul ve kanuna aykırıdır.
4 - Sigortalı, sigorta olayına maruz kalmadan önce 675 TL. ücret almaktadır. O tarihte asgari ücret 333 liradır. Tavana ilişkin hesap raporu düzenlenirken ilerideki yıllara ilişkin kazanç tahminlerinde değişen her asgari ücret miktarı, sigortalının asgari ücretin üstünde hangi oranda ücret aldığı hesaplanıp o oranda artırılarak hesap yapılması gerekirken, yazılı şekilde yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas tutulması da isabetsizdir. O halde, tarafların temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 4.6.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.