 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E:1990/5058
K:1990/8063
T:01.10.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* İŞ KAZASI (HUSUMET)
ÖZET :Her hadisenin hukuki hükümleri o hadisenin vukubulduğu tarihte yürürlükte olan kanun hükümlerine tabidir. Ancak, kamu düzeni ile ilgili bulunan veya metninde geriye yürüyeceği belirtilen yasalar bunun ayrıcalığını teşkil eder. 330 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamede böyle bir ayrıcalık bulunmadığından uyuşmazlığın olay tarihinde yürürlükte bulunan hükme göre çözümlenmesi gerekir. Kararnamede sözü edilen garanti fonun oluşturulup oluşturulmadığı ve limit araştırılıp saptanmadan ve husumet yönü üzerinde durulmadan karar verilmesi doğru değildir.
(330 s. KHK.)
(506 s. SSK. m. 26/9)
Davacı, trafik (iş) kazasında ölen ve yaralanan sigortalı işçiler için yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini, istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtilen şekilde isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hükmün, davacı ve davalılardan şirket ve genel müdürlük avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre; davacının tüm, davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalı İ.... Sigorta Şirketi'nin bedeni zararlarda şahıs başına 250.000 lira ile sorumlu olduğu trafik poliçesinde açıkca belirtildiği gözetilerek, şahıs başına 250.000 TL. limitle sınırlı olmak ve talep aşılmamak kaydı ile hüküm kurulması gerekirken, kaza başına konan bir milyon TL. limit esas alınarak fazla tazminata hükmedilmiş olması isabetsizdir.
3- İşveren karayollarına, Trafik Kanununun 106. maddesine dayanılarak husumet yöneltildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 26. maddesine dayalı sorumluluğu bulunduğu iddia ve isbat edilmiş değildir. 22.5.1946 tarih, 26/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre, kural olarak her hadisenin hukuki hükümleri o hadisenin vukubulduğu tarihte yürürlükte olan kanun hükümlerine tabidir, ancak kamu düzeni ile ilgili bulunan veya metninde geriye yürüyeceği belirtilen yasalar bunun ayrıcalığını teşkil eder. 330 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede böyle bir ayrıcalık bulunmadığından uyuşmazlığın olay tarihinde yürürlükte bulunan hükme göre çözümlenmesi gerekir. Olay tarihi olan 1.11.1985 tarihinde mer'i Trafik Kanununun 106/2. maddesi ile getirilen "1. fıkra kapsamındaki araçların sebep oldukları zararların karşılanması amacı ile Maliye Bakanlığı taraflardan bir kamu araçları garanti fonu oluşturulur ve fona tahsis edilen tutar bloke ediliş hükmü karşısında, garanti fonunun oluşturulup oluşturulmadığı ve limiti araştırılıp saptanmadan, kamu araçları garanti fonunu Maliye Bakanlığı'nın mı, yoksa Karayolları Genel Müdürlüğü'nün mü temsil edeceği ve husumet yönü üzerinde durulmadan Karayolları Genel Müdürlüğü hakkındaki davanın kabulü usul ve yasaya aykırıdır.
O halde, davalıların bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
Sonuç : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA) ve temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 1.10.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.