 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E:1990/4969
K:1990/8079
T:01.10.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* BORÇLANMA İŞLEMİNİN İPTALİ (MÜCBİR SEBEP)
* İYİNİYET
ÖZET : Ortada mücbir sebep bulunmaması ve borcun tamamının zamanında yatırılmaması, sonuçları hakkında davacının uyarılmış olması ve ifanın çok kısa bir zaman sonunda yerine getirilmemiş bulunması nedeniyle Medeni Kanunun 2. maddesinin uygulanarak istemin kabul edilmesi mümkün değildir. Her yasa geleceğe yönelik olup aksine hüküm bulunmadıkça yürürlüğe girdiği tarihten sonraki olaylara uygulanır.
(1479 s. Bağ-Kur K. ek geçici m. 4)
Davacı, borçlanma işleminin iptaline dair Kurum zararının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Davanın yasal dayanağını oluşturan 1479 sayılı Kanunun, 2229 sayılı Kanunun 34. maddesi ile eklenen geçici 4. maddesi 14.3.1983 tarih ve 3165 sayılı Kanunla değiştirilmiş, "Borçlanma primleri talep tarihindeki basamak ve prim tutarları üzerinden hesaplanır ve sigortalılığın başlangıç tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde ödenir. Belirtilen süre içinde borçların tamamen ödenmemesi halinde borçlanma talepleri geçersiz sayılır" hükmü getirilmiştir. Davacı bu değişiklikten sonra isteğe bağlı sigortalı olmuş 1.5.1985 tarihinde kayıt ve tescil edilip 662.400 TL. borç tutarının 23.4.1987 tarihine kadar yatırılması, aksi takdirde borçlanmanın geçersiz sayılacağı 27.5.1985 tarih ve 3407 sayılı yazı ile sigortalıya tebliğ ve ihtar olunmuş, davacı 5.3.1986 tarihinde 220.000 TL., 24.2.1987 tarihinde 220.000 TL. olmak üzere toplam 440.000 TL.yi ödemiş ise de, geriye kalan 222.000 TL. yi 23.4.1987 tarihine kadar yatırmadığı nedeni ile, borçlanma Kurum'ca iptal edilmiş, sigortalı tarafından Bağ-Kur aleyhine açılan bu davada, Kurum işleminin iptali istenmiştir.
Borcun son taksidinin yatırılmaması, mücbir bir sebepten kaynaklandığı iddia ve isbat edilmiş değildir. Borcun yasal süresinde yatırılmaması sonuçları hakkında sigortalı 27.5.1985 tarihli yazı ile uyarılmıştır. Ortada mücbir sebep bulunmaması ve borcun tamamını zamanında yatırılmaması sonuçları hakkında davacının uyarılmış olması ve ifanın çok kısa bir zaman sonunda da yerine getirilmemiş bulunması nedeniyle Medeni Kanunun 2. maddesine dayanılarak istemin, kabul edilemeyeceği de ortadadır. Her yasa geleceğe yönelik olup, aksine hüküm bulunmadıkça yürürlüğe girdiği tarihten sonraki olaylara uygulanacağı açıktır. Bu nedenle davacının, 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasaya eklenen ek geçici maddeden ve onu değiştiren 2654 sayılı Yasadan faydalanamayacağı gibi, uygulama yeri olmayan 506 sayılı Yasanın, 3395 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 80. maddesine, getirilen değişiklikten bahisle, borcun gecikme zammının tahsili koşulu ile borçlanmanın geçerli sayılması uygulanmasından yararlanması mümkün değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
O halde, davalı Bağ-Kur'un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 1.10.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.