 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1989/3913
K: 1989/5558
T: 20.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, hastalanan sigortalı işçi için yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davanın yasal dayanağı, dava dilekçesinde de belirtildiği gibi 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 41.maddesidir.
Anılan maddeye göre, işverenin Kuruma karşı parasal sorumluluğunun doğması için:
1 - Çalışma mevzuatına (Çalışma hayatını düzenleyen yasa, tüzük, karaname ve yönetmelik hükümleri)ne göre, işçi yönünden sağlık raporu alınması gerektiği halde,
a) Böyle bir rapora dayanılmaksızın,
b) veya eldeki rapora aykırı olarak,
"BÜNYECE ELVERİŞLİ BULUNMADIĞI İŞTE SİGORTALI ÇALIŞTIRILMIŞ OLMASI"
2 - Sigortalırının hastalığının,
a) Bu işe girişinden önce var olduğunun saptanması,
b) veya, böyle bir işte çalıştırılması sonucu meydana gelmesi,
3 - Bu hastalık nedeniyle Kurumca, hastalık sigortası hükümleri gereği masraf yapılmış olması,
Koşullarının tümünün gerçekleşmesi, Kurumun giderlerde bulunmasına neden olan hastalık olayı ile işverenin yükümünü yerine getirmemesi arasında uygun neden-sonuç bağının bulunması gerekmektedir. Çalışma mevzuatına göre, işçi yönünden sağlık raporu alınması gerektiği halde böyle bir rapora dayanmaksızın işçi çalıştırılmış olanın hastalık yardımlarından işverenin sorumluluğu için yeterli olmayacağı, sigortalının bünyece elverişli olmayan bir işte çalıştırılması ve bunun sonucu olarak hastalanması, Kurum tarafından sağlık giderleri yapılmış olması koşullarının da birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu nedenle, mahkemece, hastalığın bünyece elverişli olmayan bir işte çalıştırılmış olması sonucu meydana gelip, gelmediği, hastalık olayı ile, işverenin yükümünü yerine getirmemesi arasında uygun neden sonuç bağı bulunup bulunmadığı sigortalıca yapılan işin niteliği de kesin olarak belirlenme suretiyle yöntemince araştırılmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Başkan T.O.'nun gerekçeden muhalefetine karşı Üye C.K. O.Y. R.A. ve E.A.'nın oylarıyla ve oyçokluğuyla 20.6.1989 gününde karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Sayın çoğunluğunda kabul ettiği üzere sigortalının 11.5.1983 tarihinde işe girdiği işe girmeden önce, işe giriş muayenesine tabi tutulmadığı ve böylece çalışma mevzuatına (İş.K. m:80) aykırı davranıldığı, Kurumun hastalık sigortası kolundan masraf yapmasını gerektiren hastalığının sigortalının işe girişinden önce mevcut olduğu ortadadır.
Çalışma mevzuatına,örneğin İş Kanunları, Hıfsızzıhha Kanunu ve işçi Sağlığını Koruma Tüzükleri uyarınca işçi işe girmeden önce sağlık muayenesinden geçirilmeli çalışmasına engel bir hastalığın bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Sigortalı ağır ve tehlikeli işte çalışacaksa ayrıca bünyesinin bu işe elverişli olup olmadığı belirlenmelidir.
İşveren bu kurallara uymayarak işe girmeden önce hasta olan birini işe kabul ederek çalıştırır ve bu hastalık nedeniyle Kurumun hastalık sigortası kolundan masraf yapmasına yol açar ise, işverenin bu eylemi ile Kurumun zararı arasında illiyet bulunduğu tartışılamayacağından 41.maddenin açıklığı gereği işverenin rücu tazminatıyla sorumlu tutulması gerekir.
Bu nedenle kararın bozulması oyundayım.