DAVA  :  Davacı, Yunanistan'da Türk vatandaşlığına geçmeden önce ifa ettiği askerlik hizmetini borçlandırmak suretiyle tesbiti ile sigortalı hizmetlerine ilavesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, isteğin kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi :

 

 

KARAR  : Davada, Yunanistan'da yapılan askerlik hizmetinin borçlanılmak suretiyle Bağ-Kur sigortalılık süresine sayılması isteğinin davalı Bağ-Kur Genel Müdürlüğünce askerlik hizmetinin Türkiye'de yapılmadığı gerekçesiyle kabul edilmemesi olgusuna dayanılarak borçlanma yoluyla sigortalı hizmetten sayılmasına karar verilmesi istenilmiştir.

Davacının 18 aylık askerlik görevini bedel ödeyerek ifa ettiği, askerlikte ilgisi kalmadığı hususları dosyada mevcut belgelerin çevre  örneklerinden anlaşılmakta ve belgeler içeriğine göre eylemli biçimde yapılan askerlik hizmetinin bulunmadığı ortaya çıkmaktadır.

Davanın yasal dayanağını oluşturan 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununa 3165 sayılı Kanun 21. maddesiyle Eklenen Ek.9. madde hükümlerine göre, sigortalıların "askerlikte er olarak geçen hizmet süreleri" borçlanılmak suretiyle sigortalı hizmetten sayılır. Madde ile güdülen amacın, askerlikte geçen ve bu nedenle eylemli olarak kişiyi sigortalı hizmetten alıkoyan bu sürelerin sosyal güvenlik açısından değerlendirilmesi olduğu ortadadır. Konuya bu yönden yaklaşıldığında, borçlanılması öngörülen sürelerden davacının eylemli askerlik hizmeti bulunmadığına tüm askerliğini bedel ödemek suretiyle yapmış sayıldığına göre borçlanması suretiyle sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesi gerekli bir sürenen bulunmadığı söz götürmez.

Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulduğunda, sonradan Türk Vatandaşlığını kazanan kişilerin Yurt dışında geçen askerlik sürelerini borçlanılabilmesi olanağı bulunduğu yolundaki hukuki ilke kapsamına girmeyen ve eylemli bulunmayan bedelli askerlik süresinin borçlanılması isteminin kabulü biçimindeki mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğu açıktır.

O halde, davalı Bağ-Kur'un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

 

 

SONUÇ  :  Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 3.3.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972