 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
E: 2002/27520
K: 2002/27196
T: 27.12.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- IZRAR
- BİLEREK ZARAR VERME
- HİSSELİ MALLARDA IZRAR
- HUKUKİ NİTELİKTEKİ EYLEM
İÇTİHAT ÖZETİ: Izrar suçunun oluşabilmesi için, ahann menkul veya gayrimenkul malına bilerek zarar verilmesi gerekir.
Hisseli mallarda ızrar suçunun kabul edilebilmesi için nzai taksim veya kullanımda anlaşma gibi istisnai hallerin varlığı gerektiğinden, sanığın miras yoluyla hissedarı olduğu ceviz ağacından kendisine pay verilmemesi nedeniyle tahrip etmesinin hukuki nitelikte bir eylem olduğunun kabulü ile beraat karan yerine mahkumiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 1,494/2,516/6)
Nası ızrar suçundan sanık Yaşare'nin yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ve cezasının ertelenmesine ilişkin (Çaycuma Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 19.7.2001 gün ve 2001/311 esas, 2001/298 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bozma isteyen tebliğnamesi ile 23.7.2002 tarihinde Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak:
Izrar suçunun oluşabilmesi için, aharın menkul veya gayrimenkul malına bilerek zarar meydana getirilmesi gerekmesine, olayımızda sanığın babasından miras yolu ile intikal eden ve hissedarı olduğu ceviz ağacını, diğer hissedarların topladıkları üründen kendine pay vermediklerinden duyduğu kızgınlıkla hayatiyetini devam ettiremeyecek şekilde tahrip etmiş bulunmasına, ızrar suçlarından, hırsızlıkla ilgili TCK.nın 494/2. maddesine benzer, müşterek veya iştirak halinde mülkiyete konu mallar hakkında bir düzenleme bulunmamasına, hisseli mallarda ızrar suçunun kabul edilebilmesi için rızai taksim veya kullanımda anlaşma gibi istisnai hallerin varlığının gerekmesine, olayda ihkakı hak suçunun unsurları da bulunmadığının anlaşılmasına göre, hukuki nitelikteki eylem nedeniyle beraat kararı verilmesi yerine, yazılı şekilde (TCK.nm 516/6. maddesiyle) mahkumiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 27.12.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.