 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
Esas no: 1999/4778
Karar no: 1999/5357
T: 3.5.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
6762/m.702,700
3167-1/m.16
3167 sayılı kanuna aykırılıktan sanık Keziban'ın yapılan yargılanması sonunda; Hükümlülüğüne dair Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 15.4.1998 gün ve 1997/807 esas 1998/390 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının onama isteyen 13.4.1999 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:
KARAR :
1-Karşılıksız çek keşide etmek suçunda şikayet hakkı TTK.nun 702.maddesinde açıklandığı üzere çeki ibraz eden yetkili ve yasal hamil ile bunun rücu hakkına sahip bulunduğu anılan yasanın 700.maddesi uyarınca ciro ve teslim yoluyla çeki elinde bulunduran kişilere ait olup şikayet dilekçesini veren Toprak Bank A.Ş. ibraz eden durumunda olup olmadığı gibi çek fotokopisinde cirosuda okunamadığı cihetle çek aslı ve ibraz anında alınan okunaklı ve onaylı fotokopisinin getirtilerek adı geçenin ibraz anında cirosunun bulunup bulunmadığı veya ibrazından sonra alacağın temliki şeklinde olup olmadığı bu itibarla şikayet hakkının bulunup bulunmadığı kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlendikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturmaya dayalı olarak mahkumiyet hükmü tesisi,
2-Sanık savunmalarında ve temyiz dilekçesinde ısrarla suça konu çekteki imzanın kendine ait olmadığını çekin Necati tarafından çalındığını ve imzasının taklit edildiğini beyan etmiş ve çekteki keşideci imzası ile sanığın imza örneklerindeki farklılıklar gözönüne alındığında öncelikle çekdeki imzanın sanığa ait olup olmadığı cezaevinde bulunduğunu bildirdiği Necat 'da dinlenmek suretiyle yeniden yazı ve imza örnekleri ile huzurda alınan yazı ve imza örnekleri birlikte Adli Tıp Kurumuna gönderilerek dava konusu çekin kim tarafından imzalandığının belirlenmesi suretiyle bu hususa açıklık kazandırılması, suç konusu çekin sanık tarafından keşide edilmediğinin saptanması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2.3.l992 gün ve 7/35l-55 sayılı kararında açıklandığı üzere eylemden şikayet bulunduğu nazara alınarak çek keşidecisinin tesbiti ile hakkında ek iddianame ile kamu davasının açılmasının sağlanması ve delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-Dairemizcede benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 9.l0.l989 gün ve 2/2l3-280 sayılı ilamlarında da belirtildiği gibi 3167 sayılı yasa objektif sorumluluk esasını benimsemiş soyut karşılıksız çek keşide etmenin iradi olması koşuluyla suç oluşturacağını öngörmüştür. Karşılıksız çek keşidesi çalınma kaybolma, hile ile veya zorla alınma gibi iradi bir hareket dayanmıyorsa keşidecinin cezalandırılmayacağı, bunlar dışında keşidecinin çekte yazılı miktar kadar borcu olmadığına çekin teminat olarak verildiğine ilişkin iddiaların ve bu konuda açılan hukuk davalarının suçun oluşmasını engellemiyeceğinde kuşku bulunmamakta ise de suça konu çek nedeniyle açılan İstanbul 8.İcra Tetkik Merciinin Hakimliğinin l997/5l9 esas sayılı davasının suça konu çekin herne suretle olursa olsun geçerliğinin tartışılmasını gündeme getireceğinde kuşku bulunmadığı, bu nedenle anılan dava sonucunun araştırılması, karar verilmiş ise kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA , 3.5.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.