 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
Esas No: 1998/12289
Karar No: 1998/13172
Tarih: 22.12.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
NAS'l IZRAR
TCK.NUN 119. MADDESİNİN
UYGULANMASINDA KİŞİSEL HAKLAR
ÖZET : Sanığın TCK.nun 518. maddesine göre mahkumiyetine karar verilmeden hakkında aynı yasanın 519. maddesi uygulanamaz.
TCK.nun 119. maddesi uyarınca kamu davasının açılmaması veya ortadan kaldırılmasına karar verilmesi halinde sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişki sona ereceğinden hakimin delil takdir etme yetkisi kalmayacağından kişisel haklar Hukuk Mahkemesinde istenir.
(765s. TCK. m. 518, 519, 119)
Nas'ı ızrar suçundan sanıklar Durmuş ve Ali'nin yapılan yargılanmaları sonunda; sanıklar hakkındaki kamu davasının ön ödeme nedeniyle TCK.nun 518/2. 119. maddeleri uyarınca ortadan kaldırılmasına ve müdahil'in uğramış olduğu zarar miktarı olan 775.380.000 liranın sanıklardan alınıp müdahile verilmesine dair (Isparta Sulh Ceza Mahkemesi)nden verilen 25.11.1997 gün ve 1997/437 esas 1997/894 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığı'nın bozma isteyen tebliğnamesi ile 30.11.1998 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; Ancak:
TCK.nun 519. maddesinin uygulanabilmesi için öncelikle aynı Yasanın 518. maddesine göre hayvan sokan veya girmesine neden olan kişi hakkında eylemin sübutu ile mahkumiyet hükmü verilmesi gerekmekte olup ayrıca TCK.nun 119/7. maddesinde de "Bu madde gereğince kamu davasının açılmaması veya ortadan kaldırılması kişisel hakkın istenmesine ilişkin hükümleri etkilemez" denilmekte ise de ceza hakiminin kişisel hakka ancak bir mahkumiyetin sonucu olarak hükmedebileceği maddedeki bu hüküm hukuk mahkemesinde kişisel hakların istenebileceğini ifade ettiği cihetle; TCK.nun 119. maddesine göre ön ödeme dolayısıyla kamu davasının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi halinde sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkinin sona ereceği bu nedenle hakimin delil takdir yetkisinin de kalmayacağı, düşme kararına rağmen ceza mahkemesince tazminata hükmedilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde zararın sanıklardan garameten alınıp müdahile verilmesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), bozmanın hükmü temyiz etmeyen diğer sanıklar Ahmet ve Niyazi'ye sirayetine, 22.12.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.