 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
E. 1997/10378
K. 1997/10343
T. 13.10.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR ÖZETİ : Davaları birleştirme ve ayırma. (tefrik) kararları zamanaşımını kesmez. Gıyabı tevkif müzekkeresi mevcutken yeniden çıkartılan gıyabi tevkif müzekkeresi de zamanaşımını kesmez. Zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 102, 104)
3167 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık Ali Rıza'nın yapılan yargılanması sonunda; 3167 sayılı Yasanın 16/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis ve 1 yıl süreyle bankalarda çek hesabı açması ve çek keşide etmesinin yasaklanmasına dair (Nevşehir Asliye Ceza Mahkemesi)'ndenverilen 3.7.1997 gün ve 1995/199 esas, 1997/303 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi Yerel C. savcısı tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığının onama isteyen 9.9.1997 tarihli tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine. Ancak;
Dosyaları birleştirme ve tefrik kararları zamanaşımını kesen işlemler olmadığı gibi Yüksek Yargıtay Ceza Kurulu'nun 1.4.1997 gün 1997/6-65 esas, 1997173 sayılı kararında açıklandığı üzere 7.11.1991 tarihinde çıkartılan gıyabi tevkif müzekkeresinin geçerliliğini sürdürdüğü aşamada ikinci kez 10.9.1992 tarihinde birleştirilen dosyada yeniden çıkartılan gıyabı tevkif müzekkeresinin yeni bir sonuç doğurmayacağı, bu nedenle de zamanaşımını yeniden kesme gibi bir etkisi olmayacağı, sanığın yakalanıp sorguya çekildiği 19.6.1997 tarihine kadar beş yıllık asli zamanaşımı süresi dolduğu gözetilmeden TCK. nun 102/4. maddesi ile kamu davasının ortadan kaldırılması yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, 0 Yer C. Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 13.10.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.