 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
E. 1995/9554
K. 1995/11079
T. 23.11.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÇEKİN İPTAL EDİLMESİ
KARAR ÖZETİ Çekin, ibraz tarihinden önce mahkemesine açılan menfi tespit ve iptal davası sonucunda iptaline karar verilmiş ve bu kararın kesinleşmiş olması karşısında, karşılıksız çek vermek suçu oluşmaz.
(3167 s. Çek K. m. 16)
3167 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık Mehmet'in yapılan yargılanması sonunda; beraatine dair, (Beyoğlu 6. Asliye Ceza Mahkemesi)'ndenverilen 7.2.1995 gün ve 1994/1497 esas, 1995/59 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığı'nın bozma isteyen 16.10.1995 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 9.10.1989 gün ve 7-213/280 sayılı ilamında da belirtildiği gibi, karşılıksız çek keşidesi çalınma, kaybolma, hile ile veya zorla alınma gibi, iradi bir harekete dayanmıyorsa keşidecinin cezalandırılamayacağı, bunlar dışında keşidecinin çekte yazılı miktar kadar borcu olmadığına veya çekin teminat olarak verildiğine ilişkin iddiaların ve bu konuda açılan hukuk davalarının suçun oluşmasını engellemeyeceğinde kuşku bulunmamakta ise de, İBRAZ TARİHİNDEN ÖNCE AÇILAN ve suça konu çekin her ne suretle olursa olsun geçerliliğinin tartışılması sonucunu doğuracak menfi tesbit davasının çekin iptali sonucunda gündeme getireceğinde kuşku bulunmadığı gibi, İcra İflas Kanununun 72. maddesi hükmü ile 3863 sayılı Yasa ile getirilen değişiklik gözönüne alındığında, olayda TTK.nun 559. maddesinin tatbik olanağı bulunmadığı ve hamilin kendi cirantasına karşı başvurmasına yasal engel olmadığı nazara alınarak, suça konu çekin ibraz tarihi olan 16.4.1994 tarihinden önce 9.3.1994 tarihinde Tavşanlı Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi'ne açılan menfi tesbit ve iptal davası üzerine, 10.11.1994 tarihinde kesinleştiği anlaşılan 27.9.1994 tarih, 1994/284-663 sayılı kararla çeklerin iptaline karar verilmiş olmasına göre, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya içeriğine göre müdahil vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sonucu bakımından doğru olan beraat hükmünün isteme aykırı olarak (ONANMASINA), 23.11.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.