 |
T.C.
YARGITAY
10. Ceza Dairesi
E. 1995/5885
K. 1995/6166
T. 26.6.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
3167 SAYILI KANUNA AYKIRI DAVRANIŞ
DOLANDIRICILIK
KARAR ÖZETİ: Bir şahsı, doğruluk ve saflığından (hulüs ve saffetinden) yararlanma ile kandıracak mahiyette desise veya hileler yaparak hataya düşürmek, dolandırıcılık suçunun maddi unsurudur.
Hile ve desisenin kandıracak nitelikte olması lazımdır. Bu niteliğin tayini izafi olduğundan, mağdurun durumu gözönüne alınmalı ve olaya göre takdir edilmelidir. Hataya düşürmek ve bilmezlik her zaman yeterli olmayıp, sanığın kastı son derece önemlidir. Kaldı ki hile ve desisenin kullanılması ile mağdurun hataya düşürülmesi arasında nedensellik (illiyet) bağının bulunması koşuldur.
(765 s. TCK. m. 503/1)
3167 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık Mehmet'in yapılan yargılanması sonunda; TCK.nun 503/1. maddesi gereğince hükümlülüğüne ve cezasının teciline dair, (Beyoğlu 4. AsliyeCeza Mahkemesi)'ndenverilen 12.10.1994 gün ve 1993/1294 esas, 1994/952 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi, sanık tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'nın bozma isteyen 31.5.1995 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazları nın reddine. Ancak;
Bir kimseyi hulüs ve, saffetinden istifade ile kandıracak mahiyette desise veya hileler yaparak hataya düşürmek, dolandırıcılık suçunun maddi unsurudur.
Hile ve desisenin kandıracak nitelikte olması lazımdır. Sözü edilen niteliğin tayini, izafi olması itibariyle mağdurun durumu nazara alınmalıdır ve olaya göre takdir edilmelidir. Hataya düşürmek ve bilmezlik her zaman yeterli değildir, sanığın kastı son derece önemlidir. Kaldı ki, hile ve desisenin kullanılması ile mağdurun hataya düşürülmesi arasında nedensellik bağının bulunması şarttır.
Bu nedenlerle, hile ve desisenin neler olduğu somut şekilde gösterilip tartışılmadan, salt çek keşide etmeye yazılı yetkisi olmamasına dayanılarak sanığın hükümlülüğüne karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 26.6.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.