HAPİS VE PARA CEZASI

 

KARAR ÖZETİ: Hürriyeti bağlacıyı ceza öncelikle ağır para cezasından mahsup edilmelidir. Ağır para cezasının hapse çevrilmesinden önce infaz ve mahsup işlemleri bitirilmelidir. Çünkü, bu mahsup sonunda hapse çevrilecek ağır para cezası kalmayabilir. Sıralamanın bu şekilde yapılması uygulama gereğidir ve zorunludur. İnfaz işlem/erinin uygulanmasında kazanılmış (müktesep)haktan da sözedilemez.

Esrar kaçakçılığı suçundan hükümlü Ferda'nın tutuklulukla geçen süresinin, para cezasına ilişkin hükümlülüğünden sayılıp indirilmesine dair,(İstanbul İki Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi)nin 31.12.1993 tarih, 1993/453 M. sayılı kararına itirazın kabulü ile kararın kaldırılmasına ilişkin(İstanbul Üç Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi)nin 24.1.1994 tarih 94/25 M. sayılı kararını kapsayan infaz dosyası incelendi.

Tutuklulukta geçen sürenin para cezasına ilişkin hükümlülüğünden sayılıp indirilmesinde TCK.nun 40/son maddesi hükmü gereğince işlem yapılması gereğine değinen Yargıtay 10. Ceza Dairesi'nin 6.12.1993 tarih, 1993/13054-13436 sayılı bozma kararı doğrultusunda verilmiş bulunan karar itirazın reddine karar verilmesi yerine, yazılı biçimdeki gerekçeye dayalı kararda isabet görülmediğinden bahisle;

CMUK.nun 343. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 12.8.1994 gün ve 19981 sayılı yazılı emirlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak C. Başsavcılığı'nın 15.8.1994 gün, YE/75543 sayılı tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki zamanaşımına uğrayan dosyada sanık Ferda; 2 yıl 10 ay 27 gün, İki Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne ait 19.1.1993 gün ve 1992/350 esas, 1993/2 sayılı dosyasında ise 5 ay 20 gün gözetim ve tutuklu kalmıştır. Hükümlülük ve tutukluluk günleri ile mahsubu gereken kısım işleme tabi tutulduğunda 10 ay 17 gün arta kalmaktadır. Bu arta kalan 10 ay 17 günlük süre, öncelikle ağır para cezasından mahsup edilmelidir. Çünkü, ağır para cezasının hapse çevrilmesinden önce infaz ve mahsup işlemleri bitirilmelidir. Zira, bu mahsup sonunda hapse çevrilecek ağır para cezası kalmayabilir. Sıralamanın bu şekilde yapılması uygulama gereğidir ve zorunludur. Kaldı ki, infaz işlemlerinin uygulamasında müktesep haktan da sözedilemez.

Bu nedenlerle, yazılı emre dayanan ihbarnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden İstanbul Üç Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nden verilen 24.1.1994 gün ve 1994/25 sayılı kararın CYU. Yasasının 343. maddesi uyarınca (BOZULMASINA) ve gereği yapılmak 'üzere dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılık makamına tevdiine 5.10.1994 gününde oybirliği ile karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972