 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
21. Hukuk Dairesi
Başkanlığı
Esas Karar
1997/4657 1997/4745
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : Artvin Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 15.5.1997
No : 82-89
Davacı : Ezmindar Kara Vek. Av. Orhan Yıldız
Davalı : Bağ-Kur Genel Müdürlüğü Vek. Av. Ayla Varan
Davacı, 25.12.1981- 25.3.1984 tarihleri arasındaki esnaf Bağ-Kur
sigortalılığını iptal eden kurum kararının iptali ile bu tarihler arasındaki
Bağ-Kur sigortalılığının geçerli sayılmasına, 1.6.1987 tarihinden itibaren
tarımı Bağ-Kur sigortası kapsamına alan kurum işleminin iptali ile,
1.8.1987-1.1.1994 tarihleri arasındaki tarım Bağ-Kur sigortalılığının
iptaline ve kurumla arasında oluşan sataşmanın bu şekilde önlenmesine karar
verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar
vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz
isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mesut Balcı
tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği
düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici
sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz
itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, hukuki nitelikçe, 2108 sayılı yasadan yararlanması
gerektiğinin tesbiti ile, kurum sataşmasının giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacının 25.12.1981 ila 28.3.1984 tarihleri arasında muhtar vekili olarak
görev yaptığı, anılan sürelerin 2108 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince
değerlendirildiği ve primlerin ödendiği uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık, mülkiye amiri atanması ile muhtarlık sıfatını kazanan kişinin
2108 sayılı yasadan yararlanıp yararlanmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerçekten, muhtarlık sıfatının seçimle ve atama ile kazanılacağı 2972
sayılı yasanın açık hükmü gereğidir. Öbür yandan, seçimle veya atama ile
muhtarlık sıfatını kazanan kişinin, yasaların muhtara tanıdığı tüm hakları ve
yetkileri seçildikleri veya atandıkları tarihten itibaren kullanacakları,
yükümlülüklerini yerine getirecekleri açık-seçiktir.
Bundan başka, 2108 sayılı yasanın 4. maddesinde "Muhtarlıktan"
sözedilmekte olup, muhtarların seçimle veya atama ile muhtarlık sıfatını
kazanmaları şeklinde bir ayırıma yer verilmediği de ortadadır. Bütün
bunlardan ayrı olarak, özellikle vekil de olsa asıl gibi muhtarlık görevini
yapan bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmayan 3 yıldan beri sosyal
güvenceye kavuşacağı düşüncesi ile primlerini ödeyen davacının
sigortalılığının iptali Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini bulan evrensel
nitelikteki afaki iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı da söz götürmez.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın
25.12.1981 ila 25.3.1984 tarihleri arasında 2108 sayılı yasaya tabi olarak
geçen sürelere ilişkin istemin de reddine karar verilmesi usul ve yasaya
aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli
ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz
harcının istek halinde davacıya iadesine, 7.7.1997 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Orhan YALÇINKAYA A.Hamzaoğulları U.Araslı A.Güneren M.S.Özgenç
|