 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
21. Hukuk Dairesi
Başkanlığı
Esas Karar
1997/2790 1997/3958
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :İstanbul 5. İcra Tetkik Mercii Hakimliği
Tarihi :5.3.1997
No :1029-174
Davacı (3.Kişi) :Mustafa Yüksel vek. Av. Hacı Kabak
Davalılar (Alacaklı):1-Şaban Elibol vek. Av. Kemal Hamşioğlu
(Borçlular):2-Ahmet Öner
3-Necdet Özer
Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın duruşmalı olarak temyizen
tetkiki davacı (3. kişi) vekili tarafından duruşmalı olarak istenilmesi
üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma
için 10/6/1997 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti.
Duruşma günü taraflar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak incelemenin
evrak üzerinde yapılmasına karar verildi ve aynı gün Tetkik Hakimi Tülay
Çınkı tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin
gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
Dava 3. şahsın istihkak iddiasına ilişkindir. Davacı 3. şahıs borçlu
Ahmet Öner adına trafikte kayıtlı aracı 10.10.1995 tarihinde borçluya
vekaleten hareket eden oto galericisinden noterde düzenlenen satış senedi ile
satın almıştır. İcra Müdürlüğünün aracın trafik kaydına haciz konulmasına
ilişkin 29.9.1995 tarihli yazısı Trafik Müdürlüğüne ulaştığı 11.10.1995
tarihinde trafik kaydına işlenmiştir. Davacı bu aracı satın alırken trafikte
haciz kaydı bulunmadığından 2918 Sayılı Trafik Yasası uyarınca aracın
mülkiyetinin davacıya ait olduğunun kabulü gerekir.
Araç menkul mal niteliğinde olup galeriden veya pazardan ya da
borçludan alınması mümkündür. Önemli olan satıcının değil satın alan kişinin
aldığı tarihte iyi niyetli olması yani aracın hacizli olduğunu bilmemesi veya
bilebilecek durumda bulunmamasıdır. İ.İ.K'nun 86/2 maddesi hükmüne göre
haczedilmiş olan menkul mal üzerinde 3. şahsın zilyetlik hükümlerine
dayanılarak iyi niyetle kazandığı haklar koruma altındadır.
Somut olayda, davacı 3. şahıs aracı rastgele değil, bu işle iştigal
eden galericiden ve trafik kaydına da güvenerek satın aldığına göre iyi
niyetli sayılması gerekir. Hal böyle olunca kötü niyeti kanıtlanmayan davacı
3. şahsın davasının kabulü gerekirken dosyadaki bilgi ve belgelere uygun
düşmeyen muvazaa gerekçesiyle reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı
gerektirir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul
edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz
harcının istek halinde davacıya iadesine 10.6.1997 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Orhan YALÇINKAYA A.Hamzaoğulları U.Araslı A.Güneren Y.Yasun
|