 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
21. Hukuk Dairesi
Başkanlığı
Esas Karar Y A R G I T A Y İ L A M I
1997/2738 1997/2857
Mahkemesi :Ankara 1. İş Mahkemesi
Tarihi :3.12.1996
No :3431-2167
Davacı :Alaattin Karagöz vek. Av. Abdülhalim Eke
Davalılar :1-Sağlık Bakanlığı vek. Av. Gülçin Türkucu
2-TEDAŞ Genel Müdürlüğü
3-TEDAŞ Müessese Müdürlüğü vekilleri Av. A. Naci Özeren
4-Saadettin Günay vek. Av. Mehmet Morgül
Davacı, işkazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi
tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde mahkemenin yetkisizliğine karar
vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz
isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Selahattin Şekercan
tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği
düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan işçinin Şavşat İlçesindeki
Vali Konağı Sağlık Ocağının onarımında çalışmakta iken sürekli işgöremezliğe
maruz kaldığı uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık, yöntemince yapılan yetki itirazı sonucu, yetkili
mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal
dayanağı, belirgin olarak 5521 sayılı yasanın 5. maddesidir.
Anılan maddeye göre, İş Mahkemelerinde açılacak her dava açıldığı
tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer
mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili
mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz. Maddenin
açık hükmüne göre davacının iki seçimlik hakkı vardır. Birincisi, davalıların
Türk Medeni Kanunu gereğince ikemetgahı sayılan yer mahkemesinde, diğeri de,
işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede dava açmasıdır. Somut olayda,
davacı seçimlik hakkını kullanarak davalıların Türk Medeni Kanunu gereğince
ikemetgahların bulunduğu Ankara'da davasını açmış olduğu açıktır.
Öte yandan, davacı işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili
mahkemenin de Artvin olmayıp, Şavşat ilçesi olduğu da ortadadır. Bundan
başka, komisyon ile taşeron arasındaki sözleşmede yetkiye ilişkin koşul,
tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu, davacıyı bağlamayacağı da
tartışmasızdır. Kaldı ki, biran için davacıyı da bağladığı kabul edilse de,
anılan sözleşmedeki yetkiye yönelik koşul, 5521 sayılı yasanın 5. maddesine
uygun olarak düzenlenmediğinden giderek, 5. maddeye aykırı olduğundan geçerli
sayılamaz. Bütün bunlardan başka, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 9/2
maddesine göre de, davalı birden fazla ise, dava bunlardan birinin
ikemetgahının bulunduğu mahkemede de açılacağı açık-seçiktir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli
ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz
harcının istek halinde davacıya iadesine 29.4.1997 gününde oybirliği ile
karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Orhan YALÇINKAYA A.Hamzaoğulları U.Araslı Y.Yasun M.S.Özgenç
|