Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



     T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi

     Sayı : 
ESAS        KARAR 
97/13242    98/533    	
     20.1.1998

	 	Y A R G I T A Y    İ L A M I

	Özet :Mahkemenin adli yardım kararı veya baroya müracaat ile baronun
 belirlediği avukatla vekaletname getirmeden davaya ilişkin işlem yapamaz.

	Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
 mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki
 istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden vekili Av. Halit
 Güler geldi. Dosyada vekaletnamesi olmadığı görüldü. Yeni vekaletname
 istendi. Karşı taraf tebligata rağmen gelmedi. İşin incelenerek karara
 bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki
 bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
	Davada tarafların temsili iki şekilde olur;
	1-Kanuni temsil
	2-İradi temsil
	Kanuni Temsil: Dava ehliyeti olmayanların davada kanuni temsilcileri
 tarafından temsil edilir.
	İradi temsil: Tarafların yada kanuni temsilcilerinin iradelerine
 dayanan temsildir. Dava ehliyeti olan taraf davasını kendi acıp takip
 edebileceği gibi atadığı bir temsilci aracılığı ile de açabilir ve takip
 edebilir (HUMK. md. 59) Kanuni temsil yalnız dava ehliyeti bulunmayanlar için
 söz konusu olduğu halde iradi temsil kanuni temsil hallerindede mümkündür.
 Kanun  iradi temsile davaya vekalet demektir. (HUMK. m. 60). Şuna işaret
 etmek gerekirki davaya  vekalet ile borçlar kanunundaki vekalet sözleşmesi
 (BK. md. 386) aynı şeyler değildir. Zira vekil ile müvekkil (iş sahibi)
 ilişkisi vekalet sözleşmesi olabileceği gibi, başka bir ilişki (hizmet akti)
 de olabilir. Keza vekaletname ile vekalet sözleşmesi de aynı şeyler değildir.
 Davaya vekalet Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 59-71 maddelerinde
 düzenlenmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun  açıklık olmayan hallerde
 Borçlar Kanununun temsil ve vekalete ilişkin hükümleri uygulanabilir.
	Davaya vekalet temsil yetkisi verilmesidir ve tek taraflı bir hukuki
 işlemdir ve vekalet verenin tek taraflı bir irade beyanı ile olur. Davaya
 vekalet verilmesi yalnız başına bir sözleşme değildir. Vekaletname vekilin
 müvekkilini temsil etmeye yetkili olduğunu gösterir.
	Kanun vekaletname için şekil şartı aramaktadır. (HUMK. md. 65). Bu bir
 ispat şartıdır. Vekil vekaletnamesinin aslını veya onanmış örneğini dava
 dosyasına konulmak üzere mahkemeye vermekle yükümlüdür. (HUMK. md. 65, 67)
 vekil aracılığı takip edilen davalarda geçerli bir vekaletname bulunması
 bunun mahkemeye verilmesi dava şartıdır. Bu nedenle mahkeme vekilin
 vekaletnamesinin bulunup bulunmadığı resen araştırır. Taraflardan her biri de
 bu yönde her zaman itirazda bulunabilir. Açılmış bir davayı vekil sıfatı ile
 takip etmek istiyen kişi vekaletnamesinin var olduğunu bildirse bile
 vekaletnamenin aslını yada onanmış  örneğini mahkemeye vermeden yargılama ile
 ilgili hiç bir görev yapamaz. Böyle bir kişi vekil sıfatı ile oturuma kabul
 olunamaz. Keza vekaletnamenin aslını veya örneğini vermeyen vekil
 gecikmesinde zarar umulan haller dışında dava açamaz. Mahkeme vekaletnamesiz
 dava açan vekilin imzası olan dilekçeyi red etmek gerekir (HUMK. md. 67).
	Mahkeme Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 465-472 maddelerine göre
 vekil tayin edilmesi isteme hakkının verilmesini kapsayan adli muzaharete
 kararı üzerine Baroca avukat görevlendirilir. Ya da Avukatlık Kanununun 178
 maddesine göre adli müzaheret bürosuna adli müzaherede bir avukatın memur
 edilmesi halinde bu avukatların da vekaletname vermesi gerekip gerekmeyeceği
 düşünülebilir. Ancak Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 59 ve 67. maddeleri
 kesin hüküm koymuştur. Hangi yoldan  ve hangi kanuni gereği sonucu olarak bir
 kimseyi davada avukat  temsil edecekse mutlaka mahkemeye vekaletname getirme
 mecburiyetindedir. Usul yasası, kesin kural korken gecikmesinde zarar  umulan
 hallerde kesin süre içinde vekaletname verme şartı ile istisnai durumu
 gözetmiştir. Adli Yardım kararında memur edilen avukatın vekaletnamesiz
 davaya bakabileceğini belirtmemiştir. Adli Muzaharet sebebiyle
 görevlendirilen  vekilde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 67. maddesi
 gereğince vekaletname vermek zorundadır.
	S O N U Ç : Adli müzaheret sebebiyle görevlendirilen avukattan
 vekaletnamesinin istenmesi vekil vekaletname vermediği takdirde asıla tebliği
 kanuni sürenin beklenmesi sonra geri çevrilmesi için dosyanın mahal
 mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 20.1.1998 sa

Başkan         Üye	       Üye	      Üye	  Üye
Tahir Alp  Nedim Turhan  Ş.D.Kabukcuoğlu  Özcan Aksoy  A.İ.Özuğur
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini