 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18. HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1997/11367 1998/203
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi : 15.9.1997
Nosu : 1996/552-1997/737
Davacı : Vakıflar Gen. Müd. Vek. Av. Mustafa Yıldıran
Davalı : Belediye Başkanlığı Vek. Av. İbrahim Kurt
Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve
masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine
dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı
vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile
istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan
günde temyiz eden davacı vekili Av. Mustafa Yıldıran ile aleyhine temyiz
olunan davalı vek. Av. Kadir Beyazıt geldi. Gelen vekillerin sözlü
açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik
hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dava konusu taşınmazla ilgili olarak mülkiyeti ihtilaflı iken,
12.10.1993 gün ve 5293 sayılı encümen kararı ile kamu yararı kararı
alınmıştır. Taşınmaz mülkiyeti ihtilaflı olmakla beraber mazbut Muratpaşa
Vakfı emlakinden olması nedeniyle taşınmazın kamu idaresine (Vakıflar Genel
Müdürlüğü) ait bir mal olduğu varsayılarak Kamulaştırma Kanununun 30. maddesi
hükmüne göre devir işlemi yapılmak üzere Vakıflar İdaresine başvurulmuş,
istemin reddine karşı Danıştay'ın karar vermesi istenmiş, mülkiyetin
ihtilaflı olması nedeniyle Danıştay bu konuda karar vermemiş, davalı idare bu
defa Kamulaştırma Kanununun 16. maddesine dayanarak acele elkoyma ve tescil
isteminde bulunmuş bu istemi mahkemece kabul edilerek verilen tescil kararı
derecattan geçerek kesinleşmiştir.
Açıklandığı üzere mülkiyeti ihtilaflı taşınmazın mazbut Muratpaşa
Vakfı'na ait olduğu ileri sürülmekte olduğu ve mazbut vakfa ait malların da
Kamulaştırma Kanununun 30. maddesinde belirtilen kamu tüzel kişilerinin malı
niteliğinde bulunmadığı (6.3.1978 gün ve 1978/2-2 sayılı tevhidi içtihat
kararı uyarınca) gözönünde bulundurulduğunda sözü edilen 30. maddenin üçüncü
fıkrasındaki bedel artırımı davası koşullarının uygulanması da sözkonusu
değildir. Bu durumda kamulaştırmanın, Kamulaştırma Kanununun öngördüğü genel
ilkeler doğrultusunda yapıldığının kabulü gerekmekte olup, bu
kamulaştırmalarda taşınmaz maliklerine 13. maddeye göre noterlik aracılığıyla
tebligat yapılması zorunluluğu vardır. Bu tebligat usulüne uygun olarak
yapılmadan anılan yasanın 14. maddesinde sözü edilen 30 günlük hak düşürücü
süre başlamaz. Rızaen ferağ olmamakla beraber davacı, Kamulaştırma Kanununun
16. maddesine göre verilen tescil kararının kesinleştiği 31.5.1996 tarihinden
itibaren başlayan 30 günlük yasal süre içinde 28.6.1996 tarihinde bedel
artırım davasını açmıştır. Bu durumda açılan bedel artırım davası
süresindedir. Dava bu gerekçe ile reddedilemez. Tahkikatın ikmali gerekir.
Ancak; dava konusu taşınmazın mülkiyeti ihtilaflı olup bu konuda
mahkemece verilecek kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği dikkate
alınmalıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı yararına takdir edilen
6.000.000 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.1.1998 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki S.Erçoklu V.Canbilen M.Tutar A.Nazlıoğlu
|