 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
SAYI:
1997
ESAS KARAR
10061 10663
YARGITAY İLAMI
MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16.7.1997
NOSU : 699-549
DAVACI : Fatma Dilek Pakalın vekili avukat Abdullah
Özçulcu
DAVALI : Esat Sarıalioğlu vekili avukat Fatma Koç
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda
ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen
hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya
incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan tapuda bir daire satın aldığını, aralarında
yaptıkları sözleşme gereğince de dairenin 28.2.1996 tarihinde teslim
edileceğini, zamanında teslim edilmediği taktirde ilk dört ay için normal
kira parasının, bundan sonraki geç teslim edilecek her ay için kira parasının
iki katı oranında davalının kira tazminatı ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini,
altı aylık süre geçmesine rağmen mecurun halen teslim edilmediğini ileri
sürerek ilk dört ay için 100.000.000 Tl. sonraki iki ay için de 50.000.000
Tl. olmak üzere toplam 200.000.000 Tl.nın davalıdan tahsiline karar
verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının ödemelerini düzenli olarak yapmadığını, mecurda bir
takım tadilatlar yapması nedeniyle de mecurun 1996 yılı Haziran ayında teslim
edildiğini, gecikmeye ilişkin kusurun davacıdan kaynaklandığını savunarak
davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının ödemelerini düzenli olarak ifa etmediğini ve
ihtirazı kayıt dermeyan etmeksizin 1996 yılı Mayıs ayında daireyi teslim
aldığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı
tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 7.6.1995 tarihli taahhütnamede
davalı, daireyi 28.2.1996 gününde teslim etmeyi aksi taktirde her geçen ay
için kira parasını ödemeyi taahhüt etmiştir. Ayrıca gecikmenin dört ayı
geçmesi halinde kira bedelinin ikiye katlanacağı kararlaştırılmıştır.
Öncelikle hemen şunu belirtmek gerekir ki gecikme halinde ödenmesi
kararlaştırılan kira parası, davacının doğacak kar yoksunluğuna ilişkin olup
bu kararlaştırma ceza koşulu olarak nitelendirilemez. Ancak gecikmenin dört
ayı geçmesi halinde kira parasının ikiye katlanacağını öngören hüküm, ceza
koşulu niteliğindedir. Diğer taraftan davalı, dairenin 1996 yılı Haziran
ayında teslim edildiğini savunmuştur. Bu yön davacı tarafından kabul
edilmemiştir. Bu durumda davalı, teslim hukuki işlemini yasal delillerle
isbat etmek yükümü altındadır. Her ne kadar mahkemece, bu konuda davalı
tanıkları dinlenmişse de ilişkinin miktar ve niteliğine, davacının açık
muvafakatı olmamasına göre bu tanık sözlerine itibar olunamaz. Bu durumda
satılan dairenin davacıya teslim edildiğinin kabulüne olanak yoktur. Teslim
işlemi gerçekleşmediğine göre, edanın kabulü nedeniyle ceza koşulundan
vazgeçilmiş olduğu kabul edilemez. Kaldı ki davacı daha önce 25.3.1996
tarihinde çektiği ihtarnameyle gecikme nedeniyle kira parasını istemiş
olmakla ihtirazi kayıt dermeyan ettiğinin kabulü zorunludur. Bütün bunların
yanında davacının gecikmeyle de olsa 1995 yılına ilişkin satış bedeli
borçlarını ödediği toplanan delillerden anlaşıldığı için mahkemenin Borçlar
Kanununun 81. maddesine değinen gerekçesine katılmak mümkün bulunmamıştır. Bu
durumda mahkemece, taraflar arasında düzenlenmiş bulunan sözleşme hükümleri
gözetilmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken aksi düşüncelerle davanın
reddi usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı
yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halide iadesine, 22.12.1997 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M.S.Atalay M.Yüksel Ş.Yüksel A.E.Baççıoğlu Ö.Koçak
|