 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
19. HUKUK DAİRESİ
B A Ş K A N L I Ğ I
Esas Karar
96/6839 97/1868
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : İstanbul 5.Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi : 27.5.1996
Nosu : 1114-518
Davacı : Tanju, A.Murat ve Gürcan Köseoğlu vekl.Av.Kerim Akman
Davalı : Adabank A.Ş.vek.Av.Cüneyt Özen
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması
sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak
verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine
ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde, davacılar vek. Av. Kerim
Akman ile davalı vek. Av. Cüneyt Özen ve Yıldız Engin'in gelmiş olmalarıyla
duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları
dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra
dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı bankanın İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün
1993/12147 sayılı dosyasına 6.616.429.000. TL.lık iki adet teminat mektubu
verdiğini, icra dosyası borçlusunun 29.7.1995 tarihine kadar tehiri icra
kararı getirmesi gerekirken getirmediğini, müvekkillerinin 10 gün bekledikten
sonra 8.8.1995 tarihinde teminat mektuplarının paraya çevrilmesini talep
ettiğini, banka müdürünün 9.8.1995 tarihinde teminat mektubu bedelini
ödeyeceğini beyan ettiğini, 9.8.1995 ve 10.8.1995 tarihlerinde ödeme
yapılmaması üzerine 11.8.1995 tarihinde ihtiyati haciz talep edilerek
14.8.1995 tarihinde takibe geçildiğini, davalının takibe itiraz ederek
durdurduğunu, itirazların geçerli olmadığını, bankanın ilk talep halinde
teminat mektubu bedelini ödemesi gerektiğini, teminat mektubundan doğan
defiler haricinde defi ileri süremeyeceğini ileri sürerek davalının
itirazının iptaline, takibin devamına, 40 icra inkar tazminatına karar
verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacıların müvekkili bankanın vermiş olduğu
teminat mektubu ilişkisinin tarafı olmadığından dava açamayacağını,
davacıların müvekkili bankadan yazılı tazmin talebinde bulunmadıklarını,
tehiri icra kararı verilmesi nedeniyle teminat mektuplarının tazmin
koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, teminat mektubunu
veren bankanın talep edildiği anda bedelini ödemekle yükümlü olduğu,
davalının talebe rağmen ödeme yapmadığı, ihtiyati haciz kararı alınmasına ve
takibe geçilmesine sebebiyet verdiği, bu nedenle haksız olduğu gerekçesiyle
asıl alacak yönünden konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
alacağın 40'ı 2.646.671.600. TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınıp
davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacılar ile davadışı Telcon A.Ş. arasında görülen dava sonucunda
alacağın tahsiline karar verilmiş, Telcon A.Ş. hükmü tehiri icra talepli
olarak temyiz etmiş ve tehiri icra teminatı olarak davalı bankadan iki adet
teminat mektubu alıp icra dosyasına vermiştir. Yargıtay'dan 60 günde icranın
geri bıkarılması yolunda karar getirilmediğinden davacılar (alacaklılar)
teminatın paraya çevrilmesini istemişler, çevrilememesi üzerine ihtiyati
haciz kararı aldıktan sonra genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine
geçmişler, itiraz üzerine itirazın iptaline ilişkin bu davayı açmışlardır.
Tehiri icra talepli temyiz edilen ilk kararın onanması üzerine, teminat
mektubu bedeli ödendiğinden, davanın konusunun kalmadığına, davalının 40
icra inkar tazminatından sorumlu olduğuna karar verilmiştir.
Temyiz itirazı davacılar yararına 40 icra inkar tazminatına karar
verilmesinin isabetli olmadığı yönüne ilişkindir.
İİK'nun 36. maddesine göre, icranın geri bırakılması için verilen
sürede, tehiri icra kararının getirilmemesi veya kararın onanması halinde
teminat icra memuru tarafından paraya çevrilerek alacaklıya ödenir. Anılan
hükümde icra memurunun başkaca mameleye hacet kalmaksızın teminatı paraya
çevireceği öngörüldüğünden bu durumda borçluya ödeme emri tebliğine ihtiyaç
yoktur. Bu hükmün gerekçesinde de borçluya ödeme emri veya satış ihbarnamesi
tebliğine lüzum olmadan icra memurunun teminatı paraya çevireceği
belirtilmiştir. Bu durumda teminatın paraya çevrilmesi işlemi ile kanunumuz
açıkça icra memurunu görevlendirdiğinden alacaklının teminatın paraya
çevrilmesi için takipte bulunması gerekmektedir. Bu yönler gözetildiğinde
davacı talebinde haklı kabul edilemeyeceğinden lehine icra inkar tazminatına
hükmedilemez. Kaldı ki davacılar takibe başladıktan sonra ödeme emrine
itirazdan önce tehiri icra belgesi dosyaya sunulmuştur. İİK'nun 67/2.
maddesine göre alacaklı lehine icra inkar tazminatına karar verilebilmesi
için borçlunun itirazının haksız olması gerekir. Davalı borçlu, ödeme emrine
itiraz tarihinde tehiri icra belgesi icra dosyasına ulaştığından itirazında
haksız olduğu da kabul edilemez. Mahkemece bu yönler gözetilerek icra inkar
tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle
kabulü isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili
Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 9.000.000.
TL. duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
peşin harcın istek halinde iadesine 27.2.1997 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Y.Mete Günel N.Sucu C.Koçak İ.Erdemir Y.Özdilek
|