 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18. HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1996/6732 1996/8280
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :Kadıköy 4.Sulh Hukuk Mahkemesi
Tarihi :18.3.1996
Nosu :1996/54-242
Davacı :Erdal Güzey vek.Av.S.Hilmi Özkan
Davalı :F.Sevim Akın vs.vek.Av.Ertuğrul Teomete
Dava dilekçesinde meskeni işyerine çeviren kiracının tahliyesi
istenilmiştir. Mahkemece davanın aynı konuda derdest dava olması sebebiyle
açılmamış sayılması cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davalının derdestlik itirazına konu teşkil eden Kadıköy 5. Sulh Hukuk
Mahkemesinin, tarafları ve konusu aynı olan, 1995/740-1486 sayılı dosyasında,
davanın takipsiz bırakılması nedeniyle mahkemece, dosyanın işlemden
kaldırılmasına 26.9.1995 tarihinde karar verilmiş, bu tarihten itibaren 3
aylık süre içerisinde yenilenmemiş olması nedeniyle de 28.12.1995 tarihinde,
HUMK.nun 409/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar
verilmiştir. Bu karar taraflara tebliğ edilip kesinleşmeden 9.1.1996
tarihinde de bu dava açılmıştır.
Davanın açılmamış sayılması kararı usule ilişkin nihai bir karardır.
Zira mahkeme bu kararla davadan elini çekmiştir. Bu nedenle de temyizi
mümkündür. Ancak, derdestlik yönünden kararın temyiz edilmeksizin veya temyiz
aşaması sonucu kesinleşmesi gerekmez. HUMK.nun 409/5. maddesine göre
mahkemece 3 aylık sürenin bitiminde kendiliğinden davanın açılmamış
sayılmasına karar verilip kaydın kapatılması gerekmektedir. Hakimin böyle bir
kararı vermemiş veya vermekte geçikmiş olması, taraflara bu tarihten sonra
davayı yenileme hakkı kazandırmaz. Sürenin bittiği tarihte dava kanunen
açılmamış hükmündedir. Hakimin kararı bu durumu tespitten ibarettir. Buna
göre, dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık sürenin
bittiği tarihten itibaren başka bir işleme gerek olmadan yasal olarak
açılmamış sayılan bir davanın, bu konuda karar verilmediği ya da verilen
kararın taraflara tebliğ edilmediği gerekçesi ile derdest olduğundan söz
edilemez. Genelde Yargıtay uygulamaları da bu doğrultudadır. (H.G.K.nun
18.9.1996 gün ve 1996/19-461-607 sayılı kararı)
Bu bakımdan, derdestlik itirazının reddi ile davanın esasının
incelenmesi gerekirken, davanın derdestlik nedeniyle açılmamış sayılmasına
karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 7.10.1996 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki V.Canbilen M.Tutar A.Nazlıoğlu İ.N.Erdal
|