 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
15. HUKUK DAİRESİ
Esas Karar
1996/6224 1997/1114
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :30.5.1996
Numarası :1994/875-1996/432
Davacı :VTH. İnşaat Turizm Tic. ve San. Ltd. Şti.
Vek. Av. Halis Yıldırım
Davalı :SS. Bahar Ergül Arsa ve Yapı Koop.
Vek. Av. Mehmet Tevfik Tırpan
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen
tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen
günde davacı şirket temsilcisi E. Naci Özkan ile davalı vekili avukat M.
Tevfik Tırpan geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği
anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı şirket temsilcisi ile davalı vekili
avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek
karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okundu
gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun
gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik
bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan
sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı konut yapı kooperatifidir. Yapımı davacı tarafından
üstlenilen konutların alanı dikkate alındığında 3065 sayılı yasanın geçici 8.
maddesi hükmünce kooperatif katma değer vergisinden muaftır. Ancak bu
muafiyet hükmü -sözleşmede KDV'nin ayrıca ödeneceği hükmü bulunduğuna göre-
yüklenicinin aldığı ve inşaatta girdiğini kanıtladığı malzeme için ödediği
KDV'nin davalıdan tahsiline engel değildir. Diğer anlatımla inşaata giren
malzemeye ödenen KDV'nden de muafiyeti kapsamaz. Zaten davalı yanca bu husus
dile getirilerek alınan bilirkişi raporuna itiraz edilmiştir. Ne var ki,
bilirkişilerce sözleşmede 'KDV'nin ayrıca ödeneceği'ne dair hükme yanlış
anlam verilerek, sözleşmede böyle bir hükmün varlığının yasada yer alan
muafiyeti ortadan kaldıracağı varsayılarak önceki görüşte direnilmiş ve
mahkemece bu görüş hükme esas alınmıştı. Oysa sözleşmede böyle bir hükme yer
verilmesi davalı iş sahibinin yasa gereği ödemekle yükümlü olduğu KDV'nin
yükleniciye ödeneceğini gösterip yasanın koyduğu muafiyeti ortadan kaldırmaz.
Hakimliğin gerektirdiği mesleki bilgiyle çözümü mümkün bu konuda
bilirkişilerin aksine görüşü hakimi bağlayamayacağından; davacıdan kanıtları
sorulup, davaya konu alacak içinde açıklanan bu ölçüye göre KDV tutarının
hesaplattırılması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak hükme varılması
yerine, mevcut rapora dayanılarak hüküm tesisi yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bendde açıklanan nedenlerle sair temyiz
itirazlarının reddine, 2. bendde yazılı nedenlerle temyiz edilen hükmün
davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde
temyiz eden davalıya geri verilmesine, 27.2.1997 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Yücel Akman Ali M.Çiftçi İ.Karataş Y.E.Selimoğlu R.Yalçın
|