Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



      T.C.                                   
 Y A R G I T A Y                              
Ceza Genel Kurulu

     S A Y I 
Esas            Karar           İtirazname   
1996/6-2	1996/33	 127367          
        	 
                  Y A R G I T A Y  K A R A R I

Bozma kararı veren 
Yargıtay Dairesi         : 6. Ceza Dairesi
Mahkemesi                : ESKİŞEHİR 2. Asliye Ceza
Günü                     : 20.9.1995
Sayısı                   : 750/692
Davacı                   : K.H.
Davaya katılan           : -
Sanıklar                 : 1- Puica Nicolae
	 	   2- Marius Rachieru
	 	   3- Anghel Ion Sorin
	 	   4- Dumitru Sarchiz
	 	   5- Dolofan Daniel Gheorghe
	 	      vekilleri Av. İbrahim Ulvi Töre

	Sanıklar Puica Nicolae, Marius Rachieru, Anghel Ion Sorin, Dumitru
 Sarchiz, Dolofan Daniel Gheorghe'nin TCY.nın 493/1-son, 522, 59. maddeleri
 gereğince 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ilişkin Eskişehir
 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 23.5.1995 gün  1284/387 sayılı hükmün
 sanıklar vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza
 Dairesince 11.8.1995 gün 9664/8294 sayı ile "Tercümana yeminin verilmemesi ve
 sanıkların adlarının kararda yanlış yazılması" isabetsizliğinden hüküm
 bozulmuş, bozmaya uyan ve bozma gereğini yerine getiren Yerel Mahkemece
 20.9.1995 gün 750/692 sayı ile sanıkların cezalandırılmalarına
 hükmolunmuştur.
	Bu hükmün de, sanıklar vekili tarafından temyizi üzerine 6. Ceza
 Dairesi 20.11.1995 gün 11619/12124 sayı ile;
	"Anayasanın 90ıncı maddesinde dayanağını bulan ve 4 Kasım 1950
 tarihinde Roma'da imzalanıp 3 Eylül 1953 tarihinden bu yana yürürlükte olup
 Türkiye tarafından da onaylanmış bulunan "İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerini
 Korumaya Dair Sözleşme"nin 6/3-e maddesinde yazılı, sanık olarak yargılanan
 kişinin "duruşmada kullanılan dili anlamadığı veya konuşamadığı takdirde bir
 tercüman yardımından meccanen faydalanmak hakkına sahiptir" hükmüne aykırı
 olarak tercüman bilirkişi ücretinin sanıklara yükletilmesi yasaya aykırı
 olduğundan tercüman ücreti çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilerek
 onanmasına" karar vermiştir.
	Yargıtay C.Başsavcılığı 2.1.1996 gün 127367 sayı ile;
	"Her ülke kendi ulusal mevzuatını uygulayacaktır. Yasalar,
 uluslararası sözleşmelere uygun hale getirilecektir. 1982 Anayasasına göre
 antlaşmalar yasa gücündedir ve Anayasaya aykırılığı ileri sürülemez.
 Anayasada, anlaşmalara aykırı yasa çıkarılamayacağına dair hüküm
 olmadığından, ulusal yasalar her zaman uygulanacaktır. Sözleşmelerin doğrudan
 uygulanması yerine, iç hukukun sözleşme amaç ve ideallerine uyumlu hale
 getirilmesi ve uygulanması, hem uygulanabilirlik ve hem de diğer ülkelerin
 tatbikatının ortaya  çıkardığı bir olgudur. Ceza Muhakamesi Usulü Kanununda
 yer alan bilirkişi ve yargılama giderlerine ilişkin hükümler halen
 yürürlüktedir. Bu hükümler değiştirilmediği ve iptal edilmediği için
 uygulanmaları gerekir. Mahkemece tercüman tayin edilmiş ve sanık savunmasını
 yapmıştır. Savunmanın yapılması ile İnsan Hakları Sözleşmesinin esas amacı
 yerine getirilmiştir. Tercüman masrafının sanığa yükletilmesiyle, insan
 hakları ihlal edilmemiştir. Sözleşmenin tamamının uygulanması yasal
 değişiklik yapılması zorunludur." gerekçesiyle itiraz ederek Özel Daire bozma
 kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün doğrudan onanması talep
 olunmuştur.
	Dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu
 gereği konuşulup düşünüldü.

                         CEZA GENEL KURULU KARARI

	Sanıkların hırsızlık suçundan cezalandırılmalarına karar verilen
 olayda, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluş ve sübutta bir uyuşmazlık
 bulunmamaktadır. Çözümlenecek sorun, Türkçe bilmeyen sanıkların dinlenmeleri
 ve savunmalarını yapmaları için yardımcı olan çevirmene (tercümana),
 mahkemece tayin ve takdir olunan ücretin, yargılama giderleri ile birlikte
 sanıklara yükletilip yükletilmeyeceğine ilişkindir.
	Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 15 devlet tarafından Roma'da 4
 Kasım 1950 tarihinde imzalanan İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya
 Dair Sözleşme (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi) 3 Eylül 1953 tarihinde
 yürürlüğe girmiştir. Sözleşme çeşitli tarihlerde kabul edilen ek
 protokollerle geliştirilmekte ve eksiklikleri giderilmektedir. İnsan hakları
 alanında dünyadaki mevcut sözleşmelerin en gelişmişi olan sözleşmenin 6/3-e
 maddesinde "Her sanık duruşmada kullanılan dili anlamıyor ya da
 konuşamıyorsa, bir çevirmenin yardımından ücretsiz olarak yararlanmak hakkına
 sahiptir" hükmü yer almaktadır.
	Adı geçen sözleşme, 19 Mart 1954 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak
 yürürlüğe giren 6366 Sayılı "İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma
 Sözleşmesi ve Buna Ek Protokolün Tasdiki Hakkında Kanunun" birinci maddesi
 ile onaylanmış, Yasanın iki ve üçüncü maddeleri ile de, 20 Mart 1952
 tarihinde Paris'te bu sözleşmeye ek olarak imzalanan ek protokolün ikinci
 maddesi "3 Mart 1924 tarih ve 430 Sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu hükümlerinin
 ihlal edilemeyeceği"  çekincesi (ihtirazı kayıt) ile tasdik edilmiştir.
	Öte yandan Anayasanın 90ıncı maddesinin ilk ve son fıkralarında;
 "Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla
 yapılacak andlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin
 onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır.....
	Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar Kanun
 hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa
 Mahkemesine başvurulamaz."
	Hükümleri yer almaktadır
	İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleşmesi, Türkiye Büyük
 Millet Meclisi tarafından 6366 Sayılı Yasa ile onaylanarak yürürlüge konulmuş
 ve Anayasanın 90ıncı maddesi uyarınca yasa niteliğini kazanmıştır.
	Türk Ceza Yasasının 39 ve Ceza Muhakemeleri Usulü Yasasının 406 ve
 devamı maddelerinde, yargılama giderlerinin kime yükletileceği ve ne şekilde
 tahsil edileceği gösterilmiştir. Duruşmada kullanılan dili bilmeyen sanığın,
 bir çevirmenin yardımından ücretsiz yararlanacağına ilişkin, "İnsan Haklarını
 ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleşmesinin" 6/3-e maddesi, genel kuralı
 düzenleyen Ceza Yasası ve Ceza Muhakemeleri Usulü Yasasının yanında istisna
 hükümdür. Adil yargılamayı gerçekleştirmek, Sanığın; duruşmada kullanılan
 dili bilmemesi nedeniyle kendini etkili şekilde savunmaktan yoksun kalmasını
 önlemek amacıyla kabul edilmiştir. Kutsal haklardan olan savunma hakkını
 kolaylaştırmak ve güçlendirmek amacı güdülmüş, sanığın duruşmada olup biteni
 anlaması ve kendini savunması sağlanmıştır. Yargılama dilini anlamama
 yanında, sağır-dilsizlik gibi fiziki bir arızanın neden olduğu olanaksızlık
 halinde de sanığa ücretsiz çevirmen sağlanacak ve kendisini savunma olanağı
 tanınacaktır.
	Bu itibarla; yargılamada kullanılan dili anlamayan ya da sağır-dilsiz
 olan sanığa, yalnız son soruşturmada değil yargılamanın tüm aşamalarında,
 kesin hükme kadar sağlanan çevirmen için ödenecek ücretin; mahkumiyet halinde
 dahi diğer yargılama giderlerine eklenerek sanıktan istenmesi mümkün
 olmadığından, itirazın reddine karar verilmelidir.
	SONUÇ	: Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının
 REDDİNE, 12.3.1996 günü oybirliğiyle karar verildi.

Birinci 
Başkanvekili	1.C.D.Bşk.	4.C.D.Bşk.	3.C.D.Bşk.
Mehmet UYGUN	T.GÜVEN	 S.SELÇUK	S.N.DEDA

11.C.D.Bşk.	5.C.D.Bşk.	C.GENÇKAYA	R.SÖNMEZ
S.KANADOĞLU	N.BENLİ

N.TANKUT	2.C.D.Bşk.V.	K.BAŞAL	 C.YILMAZ
	 C.ÖZDİKİŞ

A.SAYSEL	V.SAVAŞ	 K.GÜVEN  T.METEOĞLU	

M.İ.ÜNAL	B.KIZILTAN	Y.TURAN    E.I.KOÇHİSARLIOĞLU

O.KÖSEBALABAN	S.ERKAN	 S.YETKİN	E.ÜLKER	

N.BARAN
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini