 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS 1996 KARAR
2980 2965
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Tercan Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 9.11.1995
NOSU : 1981/379-1995/172
DAVACI : İsmail Hakkı Ulaşan
DAVALI : Hazine
KATILAN : Kazım, Pamuk Ulaşan
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama
sonunda: Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin verilen hüküm davalı
Hazine vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi,
gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Kadastro sırasında 962, 964, 966 parsel sayılı 4750, 375 ve 625
metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar dava dışı 963 nolu parsele uygulanan
vergi kaydının miktar fazlası olarak ham toprak niteliğiyle davalı Maliye
Hazinesi adına tesbit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunda reddedilen
davacılar irsen intikal, tapu ve vergi kaydı ile kazandırıcı zamanaşımı
zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davacı Halil ile katılan
Kazım Ulaşan'ın davalarının kabulüne diğer davacıların davasının reddine ve
dava konusu parsellerin davacı Halil Ulaşan ile katılan Kazım Ulaşan adlarına
tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm, davalı Hazine vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
Kadastro sırasında dava konusu taşınmazlar Hazine adına tesbit
edilmiş, davacılar ve katılanlar vergi kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı
zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Davalı Hazine ise davanın reddini
savunmuştur. Mahkemece, davacılar ve katılanlar yararına kazandırıcı
zamanaşımı zilyetliğine dayalı mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe
gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de aynı günde dairede
incelemesi yapılan Kadastro Mahkemesinin 1981/329, 344, 354, 371, 375, 475,
1995/95 ve 97 esas sayılı dava dosyalarına konu olan taşınmazlarında
tesbitlerinin Hazine adına yapıldığı, katılan ve davacıların benzer iddia ve
isteklere ve delillere dayanarak dava açtıkları görülmüştür. Hüküm tarihinde
yürürlükte bulunan 3402 sayılı Kadastro Yasasının 14. maddesinde aynı çalışma
alanı içerisinde belgesiz zilyetlikle sulu toprakta 40, kuru toprakta 100
dönüm yüzölçümünde taşınmaz iktisap edebilecekleri öngörülmüştür. Tarafların
aynıyet arzetmesi, tesbitlerin Hazine adına yapılması dayanılan vergi
kayıtlarının değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırları içermesi
nedeniyle kapsamlarının yüzölçümleri ile geçerli olması davalardan biri
hakkında verilecek kararın diğerinin sonucuna etkili bulunması ve yasada
öngörülen 40 ve 100 dönüm miktarındaki sınırlamalar karşısında usulün 45.
maddesi uyarınca davaların birleştirilerek görülmesi zorunludur. Mahkemece,
bu yönlerin gözardı edilerek her bir davaya ayrı ayrı bakılıp
sonuçlandırılmış olması doğru değildir.
Davalı Hazinenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan
nedenden ötürü BOZULMASINA bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının
incelenmesine yer olmadığına 4.6.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Hayri Karadoğan Necdet Ertuğrul Burhan Sınmaz İsmail Özmen Halil Kılıç
|