 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
9. HUKUK DAİRESİ
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO : 1996/2465
KARAR NO : 1996/3361
Or Filtre Sanayi A.Ş. adına Avukat Rasime Eşelioğlu ile Türk Metal
Sendikası adına Avukat İsmail Satıkboğa aralarındaki dava hakkında Adana 2.
İş Mahkemesinden verilen 19.12.1995 günlü ve 873-1321 sayılı hüküm, davacı
avukatınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup
düşünüldü:
YARGITAY KARARI
2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun birinci
maddesi, sözü edilen kanunun amacını belirtmektedir. Buna göre "Bu kanunun
amacı, işçilerin ve işverenlerin karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal
durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek üzere, toplu iş sözleşmesi
yapmalarının, uyuşmazlıkları barışçı yollarla çözümlemelerinin ve grev ve
lokavtın esaslarını ve usullerini tespit etmektir". İşte bu usul ve
esaslardan biri de 2822 sayılı kanunun 28. maddesinde düzenlenen grev
ilanıdır. Anılan maddede Grev ve Lokavt kararı işyerinde veya işyerlerinde
kararı olan tarafca derhal ilan edilir denilmektedir. Hükümdeki "derhal ilan"
sözcükleri kanun koyucunun bu ilanın yapılmasına verdiği önemi gösterir.
Nitekim 2822 sayılı kanunun "Grev oylaması" kenar başlığıyla düzenlenen 35.
maddesinin üçüncü fıkrası "Grev oylamasında, grev ilanının yapıldığı tarihte
işyerinde çalışan işçilerin salt çoğunluğu grevin uygulanmamasına karar
verirse o işyerinde grev uygulanmaz" demektedir.
Yine aynı kanunun "Grev ve Lokavtın başlaması" kenar başlığıyla
düzenlenen 37. maddesinin üçüncü fıkrası "Grev oylaması yapılan hallerde
altmış günlük süre oylamanın sonucunun kesinleşmesinden itibaren işlemeye
başlayacağını" ifade eder. Her iki maddenin işlerliği grev ilanına bağlıdır.
Grev ilanı yapılmazsa, grev ilanındaki işçi sayısı bilinemeyecek dolayısıyla
grev oylaması yapılamayarak, kanundan doğan bir hak kullanılamayacağı gibi
grev oylamasına bağlı altmış günlük süre de işletilemeyecektir. Diğer yandan
2822 sayılı kanunun 25. ve 28. maddelerinde Grev ve Lokavtın unsurları
düzenlenmiştir. O halde 28. madde düzenlenen grev ilanı bir açıdan da grevin
unsuru sayılır. Bu açıdan da grev ilanı mecburidir. Bu sebeplerle ilanın
yapılmaması olgusu grevin kanuna aykırılığını oluşturur. 2822 sayılı kanunun
80. maddesindeki cezai müeyyide ilave bir müeyyide olup grevin kanuna aykırı
sayılmasını engellemez.
Dosyadaki bilgi ve belgelere ve hükmün gerekçesine göre işyerinde grev
ilanının yapılmamış olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece
grevin kanuna aykırı olduğunun tespitine karar vermek gerekirken aksine
düşünce ile davanın reddi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA,
peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 29.2.1996
gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
E.A.Özkul E.Serim O.G.Çankaya E.Doğu B.Özkaya
|