 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
6.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
96/2390 96/4931
ÖZET:Satış tarihi ile davanın açıldığı tarih itibariyle uzun süre
geçmişse dava tarihine göre şufa bedeli belirlenir.
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası
yazılı Şuf'a davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak
davalılar-davacılar tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek
taraflara davetiyeler gönderilmişti. Belli günde Davacı vekili Avukat Mesut
Süer ve Davalılar vekili Avukat Necati Yüce, Avukat Kemal Özcan geldiler.
Hazır bulunanların şifai beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün
kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava şuf'alı payların iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Mahkeme
davayı kabul etmiş karar davalılar ve davacılar vekillerince temyiz
edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere
hak düşürücü sürenin geçirildiği savunmasının kanıtlanamamış bulunmasına 13
parsel hakkında satıştan itibaren 1 ay içinde şuf'a hakkının kullanılmış
bulunmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan
temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Şuf'alı payın ilişkin olduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak taksim
edilip herbir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin
tasarrufundaki yeri ve ona tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı
zamanında o yerde hak iddia etmeyen davacının, tapuda pay satışı şeklinde
yapılan işlem nedeniyle şuf'a hakkını kullanması M.K.nun 2. maddesinde yer
alan objektif iyi niyet kuralı ile bağdaşmaz. Kötüye kulanılan bu hak kanunen
himaye görmez. 14.2.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı
uyarınca bu hususun davanın her aşamasında ileri sürülmesi, hatta mahkemenin
kendiliğinden nazara alması gerekir. Savunmanın tevsii bu gibi durumlarda söz
konusu değildir. Davanın bu bakımdan reddi gerekir.
Olayımızda: Davalılar şuf'alı payın ilişkin bulunduğu taşınmazların
paydaşlar arasında eylemli olarak taksim edilip herbir paydaşa belli ve
muayyen yerler tasarruf ettiklerini savunduklarına göre yukarıda belirtilen
esaslar çerçevesinde araştırma yapılmadan noksan inceleme ile şuf'alı
payların tesciline karar verilmesi doğru değildir.
3-Davacılar vekilinin temyiz itirazına gelince; Tapuda yapılan pay
satışlarından uzun süre haberdar olunmadığı iddiası ile geç açılan davalarda
satış tarihi ile dava tarihi arasındaki enflasyon gibi objektif ekonomik
değişiklikler sebebiyle şuf'alı payın dava tarihindeki değerlerinin
saptanması gerekmekte ise de olayımızda 13 ayrı parsel hakkındaki davanın
satıştan itibaren 1 aylık sürede, diğer 35 ayrı parsel hakkında ise satıştan
kısa bir müddet sonra dava açılmış olmasına göre değer artışının uygulama
yeri bulunmamaktadır. Bu durumda tapuda gösterilen satış bedelleri ile
davalıların yapmış oldukları masraflar toplamı üzerinden şuf'a hakkı
tanınmasına karar vermek gerekirken bundan zuhul olunması doğru değildir.
Bu nedenlerle hükmün bozulması icap etmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda 2 nolu bendde yazılı nedenle
davalılar, 3 nolu bendde yazılı nedenle davacılar yararına BOZULMASINA,
250'şer bin lira vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara,
davalılardan alınıp davacılara verilmesine ve istek halinde peşin alınan
temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.5.1996 tarihinde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ö.N.Doğan S.Tamur M.Elçin S.Tükenmez Ş.K.Erol
|