 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
21. Hukuk Dairesi
Başkanlığı
Esas Karar
1996/2172 1996/3076
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : Fethiye Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 29.2.1996
No : 195-104
Davacı : Kemal Kırıkdirek vekili Av. Leyla Koparal
Davalılar : 1-S.S.K Genel Müdürlüğü vekili Av. Recai Yıldırım
2-Orman İşletme Müdürlüğü
Davacı, emekliliğe hak kazandığının tesbiti ile emekli aylığı
ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar
vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz
isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Selahaddin Şekercan
tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği
düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava nitelikçe, borçlanmanın geçerli sayılması ile Kurum sataşmasının
giderilmesi istemine ilişkindir. Davacının, 4.10.1964 ile 21.6.1975 tarihleri
arasında 1912 sayılı Yasanın geçici 5. maddesi gereğince borçlanmak için
başvurduğu, borçlanmasının Kurumca kabul edildiği, 19 yıl sonra, başvuru
tarihinde sigortalı olmadığından bahisle, borçlanma işleminin iptal edildiği,
uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık, davacının başvuru tarihinde, sigortalı bir işte çalışması
olması dahi, borçlanmak için Yasanın tanıdığı 1 yıllık süre içinde, davacının
sigortalı bir işte çalışması durumunda, borçlanmanın geçerli sayılıp
sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Gerçekten, davanın yasal dayanağını oluşturan geçici 5. maddeye göre;
hizmet aktine dayalı olarak geçen sürelerin borçlanılması için davacının
başvuru tarihinde sigortalı bir işte çalışması koşuldur. Ne varki, bir yıllık
borçlanma süresi içerisinde kalmak koşuluyla sigortalı çalışmasının istek
tarihinden sonra gerçekleşmesi takdirinde de sigortalıya maddeden yararlanma
hakkı tanınmalıdır. Nitekim davacının Nisan, Mayıs 1976 tarihleri arasında
sigortalı çalışmalarının varlığı dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkca
anlaşılmaktadır.
Öte yandan, davacının, borçlanması 28.6.1976 tarihinde kabul
edildikten, 19 sene sonra 23.3.1995 tarihinde iptal edilmesi de Medeni
Kanunun 2. maddesinde ifadesi bulunan afaki iyi niyet kuralları ile
bağdaşmadığı da ortadadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul
edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz
harcının istek halinde davacıya iadesine, 27.5.1996 gününde oybirliğiyle
karar verildi.
|