 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS 1996 KARAR
1648 1806
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Düziçi Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 16.8.1991
NOSU : 1988/171-1991/88
DAVACI : Hanifi Hubu, Ökkeş Hubu
DAVALI : Düziçi Belediye Başkanlığı, Hazine
KATILANLAR : Ahmet Hubu ve arkadaşları
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama
sonunda: Mahkemenin görevsizliğine ilişkin verilen hüküm davalı Hazine
tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Mahkemece, dava konusu 704 nolu parselle ilgili kadastroca yapılan
tesbitin kesinleşmiş olduğu, kesinleşen tesbitlerle ilgili isteklerin
incelenmesinin Kadastro Mahkemesinin görevi dışında olduğu gerekçe
gösterilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de mahkemenin bu kabulü dosya
içeriğine ve toplanan delillere uygun düşmemektedir. 1.12.1975 tarihinde
düzenlenen kadastro tutanağının edinme yerinde taşınmazın Bahçe Asliye Hukuk
Mahkemesinin 1974/150 esas sayılı dosyasında davalı olduğuna yer verilmiştir.
Bahçe Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/150 esas sayılı dosyasının tetkikinden
Ökkeş ve Hanifi Hubu tarafından Hacılar Belediyesi ve Hazine aleyhine aynı
yerle ilgili 31.5.1974 tarihinde açılan tescil istemiyle ilgili dava
dosyasının taşınmaz üzerinde kadastroca belirtme yapılıp tutanak düzenlenmesi
üzerine 4.3.1983 günlü oturumda Kadastro Mahkemesine aktarılmasına karar
verilmiş ve verilen iş bu kararın temyiz yoluna gidilmeksizin kesinleştiği
görülmüştür. Kadastro tesbitinin yapıldığı 1.12.1975 tarihinde taşınmazla
ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava derdest bulunduğuna
göre malikhanesinin doldurulmuş olması hukukça değer taşımaz. Taşınmazla ve
taraflarla ilgisi bulunmayan Kadastro Mahkemesinin 1988/16 sayılı dava
dosyasının 11.2.1985 günlü oturumunda 704 nolu parselin anılan dosyada dava
konusu olmadığından tutanağın Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesi yolunda
verilen ara kararı tutanağın malikhanesinin doldurulması anlamını taşımaz.
Hal böyle olunca mahkemece tutanağın ve yapılan tesbitin kesinleşmemiş olduğu
gözönünde bulundurularak taraflardan iddiaları sorulup gösterecekleri
deliller toplandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken
delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere karar
verilmiş olması doğru değildir.
Davalı Hazinenin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün
açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA 3.4.1996 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Hayri Karadoğan S.Sezen N.Ertuğrul İ.Özmen H.Kılıç
|