 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Dördüncü Ceza Dairesi
E. 1996/1488
K. 1996/2247
T. 13.3.1996
* ÖRGÜT ADINA MEKTUPLA VE SİLAHLA
TEHDİT
(Koşulları)
* ADİYEN TEHDİT
ÖZET : Elinde silahla, suç konusu tehdit içeren mektubu yakınana verirken hiç
bir şey söylemeyen sanığın eyleminin;
a) Tehdidin, kimin ya da kimlerin iradesini ne suretle ve niçin zorlamaya
yöneldiğinin,
b) Gizli örgüt kabulüne götüren nedenlerin saptanıp;
1-aa) Zorlama ve gizli örgüt olmadığı silah çekme eylemi mektuptaki eylemden
ayrı düşünüldüğünde TCY. nın 191/1,
bb) Birlikte ise, aynı Yasanın 191/2,
2- Zorlama ve gizli örgüt ya da silahla olduğu takdirde, aynı Yasanın 188/3.
maddesinin uygulanması gerekir.
(765 s. TCK. m. 188/3, 191/1-2) (6136 s. ASK. m. 13/1)
Yasak silah bulundurma ve zorlama suçlarından sanık Ahmet hakkında, TCY.nın
188/3, 59/son, 71; 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddeleri uyarınca sanığın 2
yıl, 16 ay hapis ve 216.666 lira ağır para cezalarıyla hükümlülüğüne ilişkin,
(Tarsus Asliye İkinci Ceza Mahkemesi)'nden verilen 1994/832 esas, 1995/143
karar sayılı ve 23.3.1995 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi sanık
Ahmet müdafii tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın 28.2.1996 tarihli onama isteyen tebliğnamesiyle 4.3.1996
tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına
göre görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve
gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
A) a- Yargılama ve olayın kanıtlanmasına ilişkin gerekçe: Sanığa yükletilen
izinsiz silah bulundurma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu
öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak
yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri
sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve
eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani
kanının kesin tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, böylece olaylara
ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;
b- Hukuksal tanı: Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve yasada öngörülen
suç tipine uyduğu,
c- Yaptırım: Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık Ahmet müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde
görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN
REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA.
B) Zorlama eylemiyle ilgili hükme yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; iddianamede sözü edilen ve dosyada bulunan mektupta sanığın, yakınan
Ramazan ile Serdar ve Ramazan'ın eşinden söz ederek, "Seni T. Cumhuriyeti de,
kayınların da kurtaramaz. Bu mektup başkasının eline geçerse gerisini sen
düşün" demiş ve altına "Esepas" diyerek imza atmış; bu mektubu, elinde silah
olduğu halde yakınana verirken hiç bir şey söylememiştir.
Mahkeme, mektubun PKK Örgütü'nden geldiğini, sanığın mektubu verirken yakınanı
tehdit ettiğini kabul ederek, T.C. Yasasının 188/3. madde ve fıkrasına göre
hüküm kurmuştur.
Oysa, oluşa göre hukuksal tanının belirlenebilmesi için;
a- Tehdidin kimin ya da kimlerin iradesini ne suretle ve niçin zorlamaya
(koşul) yöneldiğini;
b- Gizli örgüt kabulüne götüren nedenlerin saptanıp;
Açıklanması ve sonucuna göre,
1) Zorlama ve gizli örgüt olmadığı ve silah çekme eyleminin mektuptaki
eylemle,
aa- Birlikte düşünülmesi olanaksız bulunduğu takdirde eylemin T.C. Yasasının
191/1,
bb- Birlikte düşünülmesi olanaklı bulunduğu takdirde aynı Yasanın 191/2,
2) Zorlama ve gizli örgüt ya da silahla olduğu takdirde aynı Yasanın 188/3.,
Maddesinin uygulanabileceği gözetilmeden, eksik incelemeyle hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık Ahmet müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden
tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın
bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın
esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13.3.1996 tarihinde oybirliğiyle karar
verildi.
|