 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı :
Esas Karar
96/12019 96/11721
Y A R G I T A Y İ L A M I
13.11.1996
Özet:Karı koca daha iyi bir gelecek hazırlama amacı ile eşlerden
birinin katkısı ile diğerinin üzerine tescili yapılarak alınan taşınmaz malın
ayrı istenemez ise de katkıda bulunan eş iade anındaki duruma göre istekte
bulunup aktin konusunun dava tarihindeki değerden katkı oranında pay
verilmelidir.
Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün;
Dairenin 12.9.1996 gün ve 7685-8527 sayılı ilamiyle onanmasına karar
verilmişti. Adı geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak
okundu, gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı dava dilekçesi ile davalı adına tapuda kayıtlı Apartman
dairesini davalı ile birlikte satın aldıklarını, ancak tapusunun davalı
üzerine yapıldığını, dairenin alımında kendisinin de katkısının bulunduğunu
belirterek fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydı ile 150.000.000 Tl.nın
davalıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar
vaki temyiz üzerine dairemizce onanmıştır.
Davacının karar düzeltme istemi üzerine yeniden yapılan incelemede;
Davacı ile davalının yurt dışında çalıştıkları her ikisinin de sabit
ve devamlı gelir getiren iş ve mesleklerinin bulunduğu ve davacının bu
dairenin alımı sırasında davalı kocasına maddi katkısının olduğu dinlenen
tanıklar, ödeme evrakları ve gelirleri ile ilgili belgelerden
anlaşılmaktadır.
Karı-Koca, kendilerine daha iyi bir gelecek hazırlama bakımından
aralarında akti bir ilişki kurmuşlardır. Malın edinme sebebi budur. Kadın
katkısını eşine bağışlamış değildir. Koca aldığı katkıyı para olarak iade
edeceği düşüncesinde de değildir. İlişkinin temelinde kadının taşınmazdan
katkısı oranında yararlanacağı esası mevcuttur. Bu ilişki belli bir süreye de
bağlanmamıştır. Evlilik devam ettiği sürece yararlanma da devam edecektir.
O halde kocanın iade borcu iade anındaki duruma göre belirlenecektir.
Haksız fiilden kaynaklanan sorumluluk hükümleri kıyas suretiyle akte
aykırı davranılması halinde de uygulanacaktır. (B.K. 98/2) Bu da alacaklının
müsbet ve menfi zararını içerir.
7.10.1953 gün ve 8/7 sayılı içtihadı birleştirme kararındaki tazmin
borcu ibaresindeki amaç da budur.
Mahkemece yapılacak iş davacının katkısının oranını ve aktin konusu
olan dairenin dava tarihindeki sürüm değerini bilirkişi kanalı ile tesbit
edip tüm bu olguları hayatın olağan akışı ve yaşam deneyimleri içinde
değerlendirilip uygun tazminata hükmetmekten ibarettir.
Ne varki temyiz incelemesi sırasında bu yönün gözden kaçtığı bozulması
gereken kararın onandığı anlaşılmakla davacının karar düzeltme talebinin
kabulü gerekmiştir.
S O N U Ç : Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440 ve 442. maddeleri
gereğince davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, dairemizin Onama
kararının kaldırılmasına ve temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan gerekçe
ile BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla
karar verildi. 13.11.1996
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Hakkı Dinç Ferman kıbrıscıklı Özcan Aksoy A.İhsan Özuğur
(Muhalif) (Muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri
Kanununun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar
düzeltme isteğinin reddi düşüncesindeyiz.
Başkan Üye
Tahir Alp A.İhsan Özuğur
|