 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
SAYI
ESAS l996 KARAR
l0 80
Y A R G I T A Y İ L A M I
Sulhi Çalkı vekili avukat Deniz Petek ile Ahmet İpekli vekilleri
avukat Zeki Baydar ve Engin Özden aralarındaki dava hakkında Çerkezköy Asliye
Hukuk Hakimliğinden verilen 20.l0.l993 tarih ve l56-304 sayılı hükmün
Dairenin 8.6.l995 tarih ve 8486-5654 sayılı ilamiyle onanmasına karar
verilmişti. Süresi içinde davalı avukatlarından Engin Özden tarafından
kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı avukat davalının Çerkezköy Asliye Hukuk Mahkemesinin l977/l36
esas sayılı davasını vekil sıfatıyle takip ettiğini, l5.l2.l98l tarihli
Avukatlık Ücret Sözleşmesi gereğince ödenmesi gereken ücretin ödenmediğini
ileri sürerek 130 adet Cumhuriyet ata altının davalıdan tahsilini istemiştir.
İsteğin kabulüne karar verilmiş ve hüküm Dairemizin 8.6.l995 gün
5486-5654 sayılı ilamı ile onanmıştır ve davalı taraf karar düzeltme
talebinde bulunmuştur.
Taraflar arasında düzenlenmiş 15.12.1991 tarihli sözleşmede takip
edilecek iş için peşin ücret ödenmeyeceği, ücretin tamamının dava sonunda 130
Cumhuriyet ata altını olarak veya o tarihteki rayici üzerinden ödeneceği
kararlaştırılmıştır.
Avukatlık Kanununun l63. ve l64. maddeleri hükmü gereğince, Avukatlık
Ücreti avukatla iş sahibi arasında serbestçe kararlaştırılır ve bu ücretin
belli bir miktarı kapsaması gereklidir. Olayımızda da ücret maktu olarak
kararlaştırılmış olmakla kural olarak sözleşme geçerlidir. Kanunun koyduğu
kural bu olmakla birlikte ücret sözleşmesinin yapıldığı tarihe göre de
Borçlar Kanununun l9. maddesine aykırı düşmemelidir. Sözleşmenin yapıldığı
tarihte tarafların amaçladıkları çıkarların dengede olduğu kabul edilmelidir.
Sözleşme ile bir taraf için sağlanan hak ve menfaati denk düşmeyen fahiş M.K.
2'deki hak ve menfaatin karşı tarafa sağlanmış olması iyi niyet kurallarına
hak ve nesafete, ahlak kurallarına aykırı düşer.
Önümüzdeki davada, davalı taraf, sözleşme ile davacı avukatın takibine
bırakılan işteki hak ve menfaatlerinin değerinin bir başka deyişle davanın
müddeabihinin değerinin l43.820 TL. olup sözleşme tarihinde dahi l30 Ata
altının bunun çok üstünde olduğunu bildirmek suretiyle bu sözleşmenin yasaya
aykırı olduğunu ve boş olarak imzalanan sözleşmenin anlaşmaya aykırı
doldurulduğunu bildirmiştir. Gerçekten l43.820 liralık bir menfaat için bunun
çok çok üstünde ücret öngörülmesi iyi niyet ve ahlak kuralları ile bağdaşmaz.
O halde davalı tarafın bu savunmaları üzerinde durularak sözleşme tarihinde
davacının takibini üstlendiği davadaki davalı payının değeri ve bu davanın
davacının yardımı ile davalıya sağladığı hak ve menfaatler belirlenmeli,
öngörülen ücret ile aralarında fahiş nisbetsizlik olup olmadığı, dolayısıyla
sözleşmenin kanuna, ahlaka aykırı bulunup bulunmadığı tesbit edilmeli, fahiş
nisbetsizlik halinde bunun kanuna ve ahlaka aykırı olduğu kabul edilerek
geçersiz sayılmalı ve dolayısıyle sözleşmenin boşa inzalanması nedeniyle
anlaşmaya aykırı doldurulmuş olduğu kabul edilmelidir.
Öte yandan davacı avukatın dava sonuçlanmadan avukatlıktan ayrıldığı
ileri sürülmüştür. Mahkemece bu yön incelenmeden isteğin aynen kabulüne karar
verilmiştir.
O halde Mahkemece davalı savunması üzerinde durularak yukarıda
belirtilen incelemeler yapılarak bir hüküm kurulması gerekir. Eksik inceleme
ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usule ve yasaya
aykırıdır. Kararın bu gerekçe ile bozulması gerekirken yanılma sonucu
onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından davalı tarafın karar
düzeltme talebi kabul edilmeli ve Dairemizin onama kararı kaldırılarak
mahkeme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle davalı tarafın karar düzeltme talebinin
kabulü ile Dairemizin 8.6.l995 gün ve 5486-5654 sayılı onama kararının
kaldırılması ve Mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, l6.l.l996
gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
A.İ.Arslan K.Kadıoğlu Ş.Yüksel A.E.Baççıoğlu S.Özyörük
|