 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
S A Y I
Esas Karar İtirazname
1996/10-67 1996/78 3876
Y A R G I T A Y K A R A R I
Bozma kararı veren
Yargıtay Dairesi : 10.Ceza Dairesi
Mahkemesi : İZMİR 8.Asliye ceza
Günü : 12.5.1994
Sayısı : 195-438
Davacı : K.H.
Davaya katılan : Serhat Beklen vekili av. Deniz Menteşeoğlu
Sanık : Mehmet Çekiç
3167 Sayılı Çek yasasına aykırı davranmak suçundan sanık Mehmet
Çekiç'in aynı yasanın 16/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis ve 1 yıl süre ile
çek hesabı açmak ve çek keşide etmekten yasaklanmasına ilişkin, İzmir 8.
Asliye Ceza Mahkemesince 12.5.1994 gün ve 195-438 sayı ile verilen kararın,
Adalet Bakanının Yazılı Emirle bozma istemi üzerine, dosyayı inceleyen
Yargıtay 10. Ceza Dairesince 19.3.1996 gün ve 2064-2720 sayı ile;
(C.Y.U.Y.nın 236/2 ve 135. maddesi uyarınca iddianame okunmaksızın
sanığın sorgusu yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesinin, Yargılama Yasasına
aykırı bulunduğu kabul edilerek, C.Y.U.Y.nın 343. maddesi uyarınca kararın
yasa yararına bozulmasına dosyanın mahalline iadesine) karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 15.2.1996 gün ve 3876 sayı ile;
(C.Y.U.Y.nın 343. maddesi uyarınca, yazılı emirle davanın esasına
ilişkin olarak verilen hükümlerde yeniden duruşma açılarak ele alınması
olanaklı olmadığından, Özel Dairece verilen kararın infaz edilebilir şekilde
olması gerekir.
Bozma sebebi, cezanın tamamıyla kaldırılmasını gerektiriyorsa, evvelce
hükmolunan cezanın çektirilmemesi kararda belirtilmelidir.
Özel Daire, sanık sorguya çekilmeden karar verilmesini yasaya aykırı
bularak bozmuş, cezanın çektirilmemesi hususunda bir karar vermemiştir.
Karar sanık yararına bozulduğuna ve yeniden yargılama yapılamayacağına
göre, cezanın çektirilmemesine de karar verilmeliydi) Açıklaması ile itiraz
etmiştir.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel
Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre;
Kaynak Alman Yargılama Yasasında yer almayan, Fransız Usul Sisteminden
Türk Yargılama Yasasına girmiş olan ve C.Y.U.Y.nın 343. maddesinde yer alan
Yazılı Emir olağanüstü bir yasa yoludur.
Yazılı Emir konusu yapılabilecek olan kararlar, Yargıtaydan
geçmeksizin kesinleşen ceza hakimliği ve mahkemesine ait kararlardır. Ancak
verilmiş olan hükmün veya kararın yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bu
yola gidilebilir. Hakimin takdirine ait ilişkin konularda bu yola gidilemez.
Yazılı emre konu olabilecek yasaya aykırılık halleri uygulamadaki
esaslı yanlışlıklar ve esasa etkili usul hatalarıdır. Yasaya aykırılık doğal
olarak, geniş bir kavram olarak hukukun zedelenmesi biçiminde anlaşılmalı,
Yargılama Yasasının 308. maddesinde açıklanan mutlak bozma sebepleri yanında,
maddi Ceza Yasalarına aykırılık hallerini de kapsamalıdır. Bu olağanüstü yasa
yoluna başvurulduğunda, yazılı emir isteminin yerinde görülmesi durumunda
işin esas mahkemesine bırakılmaması ve Yargıtayın kararı bozmakla
yetinmeyerek hükümlünün daha az cezaya mahkum edilmesi gerekiyorsa bunu
belirlemesi veya hükümlüye verilen cezanın çektirilmemesine de karar vermesi
gerekir.
Bu genel açıklamalardan sonra, inceleme konusu uyuşmazlığa
bakıldığında, sanığın hazırlık soruşturması sırasında ifadesi alınmadan ve
son soruşturmada da sorgusu yapılmadan, 3167 Sayılı Yasanın 16/1. maddesi
uyarınca 1 yıl hapis cezası ve çek hesabı açmak ve çek keşide etmekten
yasaklamaya mahkum edildiği, bu kararın Yargıtaydan geçmeksizin kesinleştiği,
bunun üzerine C.Y.U.Y.nın 236/2 ve 135. maddeleri uyarınca sanığın sorgusu
yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi nedeniyle Adalet Bakanının yazılı emir
yoluna gittiği, Özel Dairece yazılı emir isteminin yerinde görülmesi
nedeniyle kararın bozulmasına karar verildiği, ancak, hükümlüye verilen
cezanın çektirilmemesine de karar verilmesi gerektiği halde, bu hususta karar
verilmeyerek, dosyanın mahalline iadesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklandığı üzere, Özel Dairenin yazılı emir istemini yerinde
görerek kararın bozulmasına karar verdikten sonra, işi esas mahkemeye,
bırakmadan bozma gereği, cezalarının çektirilmemesine de karar vermesi
gerekmektedir.
Bu itibarla, itirazın kabulüne C.Y.U.Y.nın 322. maddesinin verdiği
yetkiye dayanılarak Özel Daire yazılı emirle bozma kararına, "hükümlü
hakkında tayin edilen cezalarının tümünün çektirilmemesine" ibaresinin
eklenmesine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının
kabulüne, Özel Daire yazılı emirle bozma kararına, "hükümlü hakkında tayin
edilen cezaların tümünün çektirilmemesine" ibaresinin eklenmesine 16.4.1996
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Birinci
Başkanvekili 10.C.D.Bşk. 7.C.D.Bşk. 8.C.D.Bşk.
Mehmet UYGUN H.DOĞAN S.GENÇAY M.N.ÜNVER
11.C.D.Bşk. 9.C.D.Bşk. 6.C.D.Bşk.
S.KANADOĞLU D.TAVİL N.MUTİŞ Y.KOCABAY
C.ÖZDİKİŞ E.ÖCAL A.SAYSEL E.ÇETİN
G.KINIK T.ÜNERİ N.APAYDIN C.ÖZER
1.C.D.Ü.Y.
S.Ö.ÇETİNKOL M.MIHÇAK H.CEVHEROĞLU Ş.EROL
O.KÖSEBALABAN N.BARAN Z.ASLAN
|