Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



       T.C.
     YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU

E . 1996/1-40
K . 1996/177
T . 20.3.1996

	ÖZET : Yıkımda (kal'de) aşırı (fahiş) zarar yasada tanımlanmadığından,
 binanın korunmasındaki genel yarar kadar, arsa sahibi yönünden de subjektif
 değerlendirme yapılarak, hak dengesi kurulmak suretiyle takdir hakkı
 kullanılmalıdır.
	Muhdesat; arsa bütünlüğünü bozan, ruhsata bağlanmaksızın inşa edilen
 üçüncü sınıf, küçük bir yapı ise, yıkımı aşırı (fahiş) zarar doğurmaz.

	Taraflar arasındaki "meni müdahale, ecrimisil ve kal" davasından
 dolayı yapılan yargılama sonunda; Şişli Asliye l. Hukuk Mahkemesince meni
 müdahale ve ecrimisil isteğinin kabulü, kal isteğinin reddine dair verilen
 21.6.1994 gün ve 1993/348- 1994/387 sayılı kararın incelenmesi taraf
 vekillerince istenilmesi üzerine, Yargıtay l. Hukuk Dairesinin 4.4.1995 gün
 ve 1994/12694- 1995/4809 sayılı ilamıyla; (... Dosya içeriğine ve toplanan
 delillere göre davalının tüm, davacının öteki temyiz itirazları yerinde
 değildir, reddine. Ancak, yıkımı istenen muhdesatın, arsanın bütünlüğünü
 bozup bozmadığı, arsa sahibinin subjektif yararlanma derecesi gözönünde
 bulundurularak ve uzman bilirkişinin teknik bilgilerinden yararlanılarak
 kal'in aşırı zarar doğurup doğurmayacağının takdiri hakime aittir. O halde
 muhtesatın belirtilen niteliğine ve olayın özelliğine göre yıkımda fahiş,
 zarardan sözetme olanağı bulunmadığından, kal'e de karar verilmesi
 gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı biçimde hüküm kurulması doğru
 değildir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden
 yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

	Temyiz Eden: 1- Davacı vekilleri
	      2- Davalı vekili

	Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
 edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği
 görüşüldü:
	1- Davacı vakfın, arsa sahibi olarak açtığı davada, davalı kişinin
 haklı bir nedene dayanmadan ve rızaya başvurmaksızın kendi malzemesi ile
 davacı taşınmazına çekişmeli binayı yaptığı saptanmış; hükmün, elatmanın
 önlenmesine ve ecrimisilin tahsiline ilişkin bölümü, Özel Dairece temyizen
 incelenip (... Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre davalı tarafından
 ileri sürülen tüm temyiz itirazlarının reddine...) denilerek kesinleşmiştir.
 Hakkındaki karar kesinleşmiş bulunan davalının direnme kararını temyiz etmesi
 mümkün olmadığından davalının temyiz istemi bu nedenle reddedilmelidir.
	2- Davacının temyizine gelince; yerel mahkeme ile daire arasındaki
  uyuşmazlık; MK.nun 648/2. maddesinin uygulanmasından ve özellikle çekişmeli
 yapının "kal'inin fahiş bir zararı müeddi olup olmayacağı" noktasında
 toplanmaktadır.
	Bilindiği üzere MK.nun 648/2. maddesinde; (.. Eğer bina, arsa
 sahibinin rızası alınmaksızın malzeme sahibi tarafından yapılmış ise, yıkılıp
 sökülmesi; diğer bir anlatımla kal'i aşırı zararın doğumuna yol açmadıkça,
 arsa sahibi yıkılıp sökülmesini isteyebilir. Yıkım masrafı da malzeme
 sahibinden alınır) hükmüne yer verilmiştir.
	Hemen belirtilmelidir ki, yasada "yıkımda aşırı zarar kavramı"
 tanımlanmış değildir. Bunun yanısıra, anılan kavram yönünden gerek öğretide
 gerekse yargısal uygulamada görüş birliği yoktur. Ancak, M.K.nun 648/2.
 maddesinin uygulanmasında, meydana gelen binanın korunması hususundaki genel
 yararın gözardı edilemeyeceği kuşkusuzdur. Ne varki, binanın davacı arsa
 sahibi yönünden de (subjektif olarak) değerlendirilmesi ve hak dengesi
 kurulmak suretiyle adilane bir sonuca gidilmesi gerekir (M.Reşit Karahasan,
 Gayrimenkul Hukuk Davaları, İstanbul 1967, sh. 265 vd).
	Öte yandan, kural olarak kal'in (yıkımın) fahiş zarar doğurup
 doğurmayacağının takdiri hakime aittir. Hakim, takdir hakkını kullanırken
 elbette bilirkişinin yada bilirkişilerin bildirdikleri teknik bilgilerden ve
 görüşlerinden faydalanacaktır. Ancak, vardıkları sonuç bu yönden (fahiş zarar
 doğup doğmayacağı yönünden) hakimi bağlamaz. Değinilen ilke, uygulamada
 kararlı bir şekilde ifade edilmiş ve benimsenmiş bulunmaktadır.
	Somut olaya konu yapı, davacının kayden maliki olduğu
 İstanbul-Feriköy'deki 2897 m2'lik arsaya ruhsata bağlanmaksızın inşa edilen
 85 m2 konumlu üçüncü sınıf bir binadır. Çekişmeli bina için verilen rapora,
 yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda bakıldığında, yıkımın aşırı zarar
 doğuracağını kabul etmek olanağı yoktur. Esasen, binanın konumu bakımından
 davacıya ait arsanın bütünlüğünü bozduğu; bundan ötürü, yalnızca isabet
 ettiği 85 m2'lik arz parçasının değeri ile oranlama yapılarak sonuca
 gidilemeyeceği açıktır.
	Bu itibarla, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma
 kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi doğru değildir.
	O halde, usul ve yasaya uygun bulunmayan direnme kararı bozulmalıdır.
	SONUÇ: 1- Davalının temyiz isteğinin reddine,
	       2- Davacı vekillerinin temyiz itirazlarının ise kabulü ile,
 direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen
 nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde
 temyiz peşin harcının geri verilmesine, 20.3.1996 gününde oybirliğiyle karar
 verildi.

Birinci Başkanvekili  4.H.D.Bşk.      8.H.D.Bşk.    6.H.D.Bşk.
İ.Teoman Pamir        M.C.Keskin      M.F.ILdız     Ö.N.Doğan

7.H.D.Bşk.            2.H.D.Bşk.      ll.H.D.Bşk.   9.H.D.Bşk.
H.Örmeci              T.Alp           G.Eriş        E.A.Özkul

3.H.D.Bşk.            12.H.D.Bşk.     M.Aksoy       13.D.Bşk.V.
N.Yavuz               C.Sanin                       M.S.Atalay

10.H.D.Bşk.V.         E.Aktekin       N.Durak       C.Çetiner
D.Topçuoğlu

İ.P.Solak             Ş.K.Erol        B.Kartal      K.Öge

O.Uzgören             H.Demirhan      N.Akman       S.G.Erçoklu

N.Sucu                5.H.D.Bşk.V.    N.Ertuğrul    A.İ.Özuğur
                      C.Dikmen

B.Doğan               O.Özgürel       İ.Erdemir     S.Özyörük

B.Özkaya              İ.Özmen         İ.N.Erdal     O.Oğuz

Y.Yasun               C.Şat           F.Ulusoy      A.Özçelik

Y.Büken               Y.E.Selimoğlu   M.S.Özgenç 
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini