 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1995/9944 1995/10792
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : Mudanya Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi : 23.3.1995
Nosu : 1994/322-1995/156
Davacı : Serdar Kaşıkçılar Vek.Av. Erdoğan Özekin
Davalı : Botaş AŞ. Vek.Av. Cihat Ekimeri
Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve
masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen
kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyaya getirtilen Mudanya İlçe Tarım Müdürlüğü yazısına ekli
listelere göre bilirkişi kurullarınca münavebeye alınan dometes ürününün
satış fiyatına yönelik temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dava konusu taşınmaza ait kamulaştırma belgelerinin davacıya tebliğ
edilip edilmediği ilgili noterlikten araştırılmadan eksik inceleme ile
davanın süresinde açılmış olduğunun kabulü,
2-Her iki bilirkişi kurulunca münavebeye alınan ıspanak ve domates
ürününün dekar başına verim ve üretim maliyetlerine ıspanak ürününün yıllık
ortalama satış fiyatına ilişkin resmi verilerin Tarım Müdürlüğünden
getirtilip, raporların denetlenmesi gerektiğinin düşünülmemiş olması,
3-Mahkemece üç kez bilirkişi incelemesi yapılmış ise de, alınan ikinci
bilirkişi kurulu raporu, sadece taşınmazın vasfının tespitine yönelik olup,
bilirkişilerce değer takdir edilmediği de açıkça belirtildiği ve aslında
taşınmazın değerinin hesabına yönelik 1 ve 3. bilirkişi raporları arasında da
değer belirlenmesi açısından farklılıklar bulunduğu halde mahkemece bu
çelişkiyi giderici mahiyette uzlaştırıcı rapor alınmaksızın yüksek değeri
ifade eden III. bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm tesisi,
4-Her iki bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede
konserve fabrikalarının, muhafaza depolarının bulunması, Bursa kent merkezine
yakınlığı, belediye hizmetlerinden istifadesi gibi hususlar esasen
kapitalizasyon faizinin 5 olarak kabulünde nazara alınmış olduğu cihetle
aynı unsurların, Kamulaştırma Kanununun 11. maddesinin (i) bendi yönünden
mükerreren değerlendirilerek taşınmaza fazla değer belirlenmiş olması,
5-Yasa hükümleri gereği olan yerleşik uygulamalara göre, tarım
arazisinin değerini belirlemeye esas alınacak gelirin tespitinde, çevrede
yetiştirilmesi mutad ürünlerin saptanması, bunların münavebeye alınmak sureti
ile ortalama verim, fiyat ve giderlerine göre hesap yapılması gerekir.
Münavebede yer alacak ürünlerin taşınmazda ve çevresinde ekilmesi ve
yetiştirilmesi mutad olan ürünlerden bulunması gerektiği gibi bunların her
yıl ekilemeyeceği dikkate alınarak en az iki veya üç yıllık sürelerle
münavebe çeşitleri tespit edilmelidir. Hükme esas alınan bilirkişi
raporlarında taşınmazda aynı yıl itibarı ile iki ürünün (ıspanak-domates)
yetiştirilmesi esasına göre değerlendirme yapılmış olup, her ikisi de 12
aylık süre içinde istihsal edilmiş gibi hesap yapılmış, bu suretle, arazinin
değeri emsali görülmemiş biçimde abartılarak bulunmuştur. Oysa yukarıda
açıklandığı gibi, amaç ortalama değeri bulmak olduğuna göre her yıl ürünlerin
ekilmesi yerine bunların en az iki yıl süreli bir münavebeye alınmaları ve
çeşitlerinin çoğaltılması gerekir.
İklim koşullarının el verdiği bazı yörelerde bir ürün idrak edildikten
sonra toprak yeniden hazırlanıp hemen akabinde ikinci uygun ürün
ekilebilmekte isede, bunların ekilip hasat edilmeleri 12 aylık bir süreye
sığdırılması mümkün değildir. O halde yukarıda açıklandığı gibi münavebe iki
yıl ve daha fazla süre için alınırken bu ürünlerin aynı yıl istihsal edilmiş
olmalarının imkansızlığı karşısında daireye intikal eden bir çok dosyada
olduğu gibi, yıllık net gelir hesap edilirken, ürünlerin yıllık net
gelirlerinin toplamı değil, istihsalde 12 aylık sürenin takip eden 12 aylık
süreye sirayet ederek taşmasını karşılamak (dengelemek) üzere herbirinin en
çok 75'inin alınması gerekir.
Mahkemece yukarıdaki esaslar dikkate alınarak Tarım Müdürlüğünden ve
benzeri resmi kuruluşlardan çevredeki münavebe konusu olacak ürünler ile
Bursa yöresinde iklim koşulları dikkate alınarak, yılda iki ürün alınmasının
söz konusu olup olmadığı, söz konusu ise, hangi tür ürünlerin tarımı
yapıldığı takdirde üst üste mahsül alınabileceği hususları sorulduktan sonra
bilirkişi kurullarından yukarıdaki paragrafta sözü edilen oran dikkate
alınarak mahkemece de kabul edilen 5 kapitalizasyon faizi uygulanmak
suretiyle ek raporlar alınıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
6-Mahkemece kamulaştırmanın tamamlandığı tarihten itibaren bir yıl
içinde tebligat yapılamadığı için Kamulaştırma Kanununun 15. maddesinin 13.
fıkrası gereği değerlendirme, sonradan yapılan tebliğ tarihine göre yapıldığı
halde artırılan bedele bu tarihten önceki el atma tarihinden itibaren faize
hükmedilmiştir.
Bilindiği üzere Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun
20.10.1989 gün ve 1989/4- 1989/3 Sayılı Kararına göre, "kamulaştırma
parasının arttırılması hakkında açılacak davalarda, mahkemece arttırılan
bölüm için, mülkiyetin idareye geçtiği günden itibaren faiz istenebilir." Bu
kararda her ne kadar kamulaştıran idarece taşınmaza el atma halinin içtihadı
birleştirme konusu dışında tutulduğu belirtilmiş ise de, kararın bu tevhidi
içtihadın sonucu ile sıkı sıkıya bağlı olan gerekçesinde yer almış bulunan
"... mülkiyet hakkı kime ait ise nef'i ve hasarın da ona ait olacağına, o
halde kamulaştırmada mal sahibinin taşınmaz malla hukuki bağının
kesildiği, yani mülkiyetin idareye geçtiği andan itibaren nef'i ve hasarın
idareye geçeceğine" bu nedenle taşınmaz malikinin kendisine ödenmemiş bedelin
faizine bu tarihten itibaren müstehak olacağına dair saptamaya paralel
olarak, taşınmaz değerinin sözü edilen 15. maddenin 13. fıkrasına göre
belirlendiği "gecikmiş" bedel artırım davalarında, aynı kuralın uygulanması
gerekir.
Ayrıca, tebliğ tarihindeki fiyatlar dikkate alınarak belirlenen net
gelire göre saptanan taşınmaz değerine, geriye gidilerek el atma tarihinden
faiz yürütülmesi faizin niteliği ile bağdaşmadığı gibi hakkaniyet kurallarına
aykırı ve taşınmaz mal malikinin idare aleyhine haksız zenginleşmesine yol
açar niteliktedir. Çünkü, el atma sebebi ile taşınmaz malikinin zararı,
taşınmazın net geliri olması gerekirken, yıllık net gelirine kapitalizasyon
faizi uygulanarak bulunan taşınmazın değeri, uygulanan kapitalizasyon faizi
oranına göre, bunun yaklaşık yirmi katına kadar çıkabilecek ve bu değer
geriye, el atma tarihine gidilerek geçikme faizi uygulandığında, bunun, yüzde
otuzuna (faiz oranı) yıllık olarak hükmedilmiş olacaktır ki bu miktar yıllık
net gelirin 6-7 katına eşittir. Doğaldır ki, taşınmaz mal sahibinin, el atma
tarihi ile değerlendirme tarihi, diğer bir deyimle mülkiyetin davalı idareye
geçtiği tarih arasındaki süre içinde koşulları varsa el atılan taşınmazından
elde etmekten mahrum bırakıldığı gelirine ve zararına karşılık tazminat
davası açma hakkı bu değerlendirmenin dışındadır.
Bu itibarla, Hukuk Genel Kurulunun 18.10.1995 gün ve 1995/18-633-
1995/826 sayılı kararında da benimsendiği üzere taşınmaza kamulaştıran
idarece el atılması halinde dahi, arttırılmasına karar verilen bedel faizine
tebliğ tarihi itibariyle mülkiyetin davalı idareye geçtiği gün esas alınarak
hükmedilmesi gerekirken, el atma tarihinden hükmedilmiş olması da doğru
görülmemiştir.
Mahkemece yukarıda eksikliğine işaret edilen belgeler getirtilip
davanın süresinde açılıp açılmadığı saptandıktan sonra resmi verilere göre ve
objektif unsur nedeniyle arttırma ile değer kaybına değinen bent hükümleri
dikkate alınarak her iki bilirkişi kurulundan ek raporlar alınmalı,
raporların bozma ilamına ve getirtilecek verilere uygunlukları denetlenmeli
ve hasıl olacak sonuç doğrultusunda karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.10.1995 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki M.A.Selçuk S.Erçoklu V.Canbilen A.Nazlıoğlu
|