 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
4. Ceza Dairesi
ESASTAN RET (ONAMA)
(HÜKÜMLÜLÜK)-BOZMA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :95/8495
Karar no :96/919
Tebliğname no :4/44393
Çalışma özgürlüğünü sınırlama, tehdit ve sövme suçlarından sanıklar
Adem Daş ile Yılmaz Bal hakkında TCY.nın 201/1-son, 191/2, 482/3, 51/1, 72,
647 sayılı Yasanın 4, 6. maddeleri uyarınca sanık Adem Daş'ın 1.350.000 lira,
sanık Yılmaz Bal'ın 2.400.000 lira ağır para cezalarıyla hükümlülüklerine,
sanık Adem Daş'ın cezasının ertelenmesine ilişkin BOZYAZI Asliye Ceza
Mahkemesinden verilen 1993/110 Esas, 1995/12 Karar sayılı ve 15.2.1995
tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi o yer C.Savcısı tarafından
istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.Başsavcılığının
18.12.1995 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle 25.12.1995 tarihinde daireye
gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler
ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-a) Yargılama ve olayın kanıtlanmasına ilişkin gerekçe: Sanık Yılmaz
Bal'a yükletilen sövme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu
öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak
yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri
sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve
eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani
kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece
olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;
b) Hukuksal tanı: Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada
öngörülen suç tipine uyduğu,
c) Yaptırım: Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, C.Savcısının ileri sürdüğü nedenler yerinde
görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN
REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Öbür suçlarla ilgili hükümlere yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir ve toplam cezadaki maddi
yanılgının yerinde düzeltilmesi olanaklı bulunmuştur.
Ancak;
a) Sanıkların işyerine silahla girerek benzin pompasına el koymak
suretiyle (burayı kapattık herkes çekilsin) diyerek manevi zor (tehdit)
kullanmaktan ibaret eylemlerinin T.C. Yasasının 201/1-son maddesine uyduğu,
tehdit eyleminin bu suçun öğesi bulunduğu gözetilmeden, ayrıca 191/2.
maddesiyle de ceza verilmesi;
b) Kabule göre; sanıklara önce temel ceza verildikten sonra misil
artırması yapılması gerekirken, T.C. Yasasının 201/1-son maddesiyle doğrudan
doğruya sonuç cezaya hükmedilmesi,
c) Kabule göre; T.C. Yasasının 51/2. maddesiyle ilgili olarak;
aa) Haksız eylemin önce kimden kaynaklandığı belirtilmeden uygulama
yapılması,
bb) Sanık Adem Daş'ın çalışma özgürlüğünün sınırlama eylemine
uygulandığı halde, nedenleri açıklanmadan tehdit eylemine ve ayrıca sanık
Yılmaz Bal'a uygulanmaması suretiyle çelişik ve dolayısıyla gerekçesiz
hükümler kurulması,
Yasaya aykırı ve o yer C.Savcısının temyiz nedenleri ile
tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA,
yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak
üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 1.2.1996 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi. 15.2.1996
Sami Selçuk Yücel Kocabay Hulusi Öğütçü Birol Kızıltan Fadıl İnan
Başkan Üye Üye Üye Üye
|