 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
SAYI:
1995
ESAS KARAR
8250 9053
YARGITAY İLAMI
MAHKEMESİ : Karşıyaka 4. Asliye Hukuk Hakimliği
TARİHİ : 8.12.1994
NOSU : 888-1000
DAVACI : B.Kemal Yücel vekili avukat M.Gürkan Evci
DAVALI : Hüseyin Keleş
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda
ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine
yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz
edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı
Hüseyin Keleş gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda
duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten
sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin
süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı avukat, haksız azil nedeniyle sözleşmelerinde kararlaştırılan
1000 DM ve 75.000.000 TL. vekalet ücreti alacağının faizi ile birlikte
davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın redine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, ücret sözleşmesi geçersiz kabul edilerek tarife hükümleri
esas alındığı gerekçesiyle 500.000 TL. maktu ücreti vekaletin davalıdan
faiziyle tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm davacı
tarafından temyiz edilmiştir.
1-Avukatlık ücreti avukatın vekalet hizmetine karşılık olarak avukatla
iş sahibi arasında serbestce kararlaştırılabilir ise de, ücret tarifesindeki
asgarı miktarın altında kalan bir ücret karşılığında iş ve dava kabulü de
ayrıca yasaklanmıştır. (Av. Kanunu md. 163/1, 2, 3) Öte yandan avukatlık
ücreti belli bir miktarı da kapsamalıdır. Şu kadar ki hasılı davaya iştirak
olmamak, davada gösterilen başarıya göre değişmek ve yüzde yirmibeşi aşmamak
kaydıyle dava olunan veya hükmolunan şeyin belli bir yüzdesinin de avukatlık
ücreti olarak kararlaştırılması mümkündür. (Av. Kanunu md. 164/1, 2, 3)
Somut olayda 31.7.1991 tarihli "avukatlık ücret sözleşmesi" başlıklı
sözleşmede "müvekkil avukata ücret olarak 1000 DM ödeyecek dava
kazanıldığında (tapu iptal tescil yada tazminat) ayrıca yetmişbeşmilyon Tl.
ödeyecektir. Şayet dublex 2 nolu daire değil de sadece 13 nolu daire ile dava
kazanılırsa 10 vekalet ücreti ödeyecektir" yazılıdır. Anılan bu sözleşme
hükümleri BK.nun 18. maddesi hükmü uyarınca yorumlandığında; dava kazanılsın
veya kaybedilsin vekalet hizmetine karşılık avukata 1000 DM vekalet ücretinin
ödeneceği, davanın kazanılması halinde ise bu miktara ilaveten ayrıca
75.000.000 TL. işin bir bölümü olan 13 nolu daire ile ilgili dava
kazanıldığında ise bu daire değerinin 10 tutarı karşılığının TL. olarak
ödeneceğinin taraflarca kabul edildiği anlaşılmaktadır. Bu nitelikteki bir
ücret sözleşmesinin geçersiz kabul edilmesi için gerçekten avukatlık
yasasının az yukarda değinilen amir hükümlerine aykırılığın kesin olarak
saptanması gerekir. Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesine verilen 5.9.1991
tarihli asli müdahale dava dilekcesinde ücret sözleşmesine konu her iki daire
değerinin 210.000.000 TL. olduğu açıklanmıştır. Açıklanan bu değere
taraflarca bir itiraz da ileri sürülmemiştir. Dava kazanılsın veya
kaybedilsin her halükarda ödenmesi kararlaştırılan 1000 DM.ın sözleşme
tarihindeki TL. karşılığı, 210.000.000 TL. iş veya dava değeri esas alınarak
tarifeye göre hesaplanacak asgari ücretin altında değil ise bunun avukatlık
yasasının 163/3. maddesindeki yasaklama kapsamında olduğu söylenemez. Yasada,
tarifede yazılı asgari miktarın altında iş ve davanın kabulü yasaklanmış
olup, asgari miktar veya bu miktarın üzerinde bir ücretle iş veya davanın
kabulünden sonra bu ücrete ilaveten davanın tamamen veya kısmen kazanılması
hallerinde belli bir miktarın daha ücret olarak ödenmesinin
kararlaştırılmayacağına dair bir hükme yer verilmemiştir. Öyle ise 1000 DM.ın
TL. karşılığı, dava değerine göre tarifeye göre hesaplanacak miktarın altında
değil ise bu ücrete ilaveten davanın tamamının kazanılması hali için
öngörülen 75.000.000 TL. içinde yasaya aykırılık kabul edilemez.
Öyle ise öncelikle 1000 DM. ücretin sözleşme tarihindeki TL. karşılığı
yöntemince belirlenmeli, 210.000.000 TL. dava değeri esas alınarak tarifeye
göre asgari ücret bulunmalı, böylece belirlenecek miktarlara göre sözleşmenin
geçerli olup olmadığı saptanmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
Mahkemece, sözleşme ve yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek ve
eksik soruşturma ile yazılı şekilde sözleşmenin geçersiz olduğunun kabul
edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Davacı avukata tevdi edilen iş, açılmış bulunan davaya davalı
müvekkili adına asli müdahil olarak katılmaktır. Davacı da asli müdahil
olarak davaya katılmış, davalı adına hak talebinde bulunmuştur. Asli
müdahale, usul hükümlerine göre asıl davadan ayrı bağımsız bir dava
niteliğindedir. Asıl dava konusu hakkın, o davanın davacısı veya davalısına
ait olmayıp kendisine ait olduğu ileri sürülmektedir. Somut olaydaki iş ve
istek de bu yoldadır. Asli müdahale dilekçesindeki istemin para ile
değerlendirilmesi de mümkündür. Parasal değeri de açıklanmıştır. Bu durumda
dava değeri esas alınarak Avukatlık Asgarı Ücret Tarifesi hükümlerine göre
nisbi olarak hesaplanacak vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı
şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de kabul şekli bakımından usul ve
kanuna aykırı olup, ayrıca bozma nedenidir.
SONUÇ: 1. ve 2. nolu bentlerde açıklanan nedenlerle mahkeme kararının
temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine,
20.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
A.İ.Arslan K.Kadıoğlu M.Yüksel Ş.Yüksel S.Özyörük
|