 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Onbirinci Hukuk Dairesi
E. 1995/8105
K. 1996/998
T. 13.2.1996
* HAKSIZ REKABETE DAYALI TAZMİNAT
DAVASI
* ANAYASA MAHKEMESİ'NİN İPTAL
KARARLARI
ÖZET : Her dava, açıldığı tarihte yürürlükte olan kurallara göre incelenir.
Anayasa Mahkemesi'nin yasa veya hükümleri iptal kararı geriye yürümez ve bu
hususta yerleşik örf ve adet de uygulanamaz. Bu itibarla, dava açıldığı
sırada yürürlükte olan yasa hükümleri dikkate alınarak, uyuşmazlığın çıktığı
tarih ile yasanın iptal tarihi arasında ve istekle bağlı kalınmak üzere işin
esasına girilerek, sonucu çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir.
(5923 s. BİK. m. 20/1, 28/1) (2709 s. Anayasa m. 153)
Taraflar arasındaki davadan dolayı, (İzmir Asliye Birinci Ticaret
Mahkemesi)'nce verilen 29.5.1995 tarih ve 829-519 sayılı hükmün duruşmalı
olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki
kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların "Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar
Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkındaki 5953 sayılı Yasanın 20.
maddesine aykırı olarak Kurban Bayramı'nın 2., 3. ve 4. günlerinde günlük
gazetelerini basıp satışa arzettiklerini, oysa bu hakkın İzmir'de, İzmir
Gazeteciler Cemiyeti'ne ait olduğunu, zira, basın kartı hamili azası en fazla
olan mesleki teşekkülün müvekkili bulunduğunu, davalıların yayını nedeniyle
reklam gelirlerinden ve satışların azalmasından doğan zararları olduğunu
ileri sürerek, (1.793.230.000) lira maddi ve (1.000.000.000) lira manevi
tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava
etmiştir.
Davalılar vekili cevabında; davacının bir meslek kuruluşu, müvekkillerinin ise
ticari amacı bulunduğunu, bu nedenle haksız rekabetin sözkonusu olmadığını
belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; yargılamanın devamı aşamasında 5953 sayılı Yasanın 20. maddesinin
1. fıkrasının ilk cümlesinin ve 28. maddenin 1. fıkrasının Anayasa'ya
aykırılığı nedeniyle, Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildiği ve 19.3.1993
tarihli, 21529 sayılı Resmi Gazete'de yayınlandığı, bu iptal kararının bu
davadan sonra olmasına rağmen bu davanın sonucuna etkili olduğu, aksini
düşünmenin hukuka ve Anayasa'ya aykırı düzenlemeden faydalananın tekrar
faydalanması gibi iptal kararının özüne aykırı bir sonuca götürdüğü,
davacının eskiden beri Anayasa'ya aykırı yayın yasağından faydalandığı, ancak
bu hakkının iptal kararının yayınlanmasına kadar devamı gerektiği gibi
hukukun genel prensiplerine uygun olmayan bir talebin benimsenemeyeceği
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, davalıların 5953 sayılı Yasaya aykırı yayın yaptıkları iddiası ile
haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkindir. Basın Mesleğinde
Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkındaki 5953
sayılı Yasanın davaya dayanak yapılan ilgili hükmü, dava açıldıktan sonra
Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiştir. Her dava, açıldığı tarihte yürürlükte
olan kurallara göre incelenir. 5953 sayılı Yasanın ilgili hükümlerinin işbu
davadan sonra iptali, iptal kararının geriye yürümeyeceği kuralı uyarınca, bu
davaya etkisi olamaz ve ayrıca bu hususta yerleşik örf ve adet de
uygulanamaz. Diğer bir deyişle, Anayasa Mahkemesi'nin yasaları iptal
kararından sonraki dönemler için, iptal edilen bu yasalara dayanılarak
ilgililerce tazminat istenemez ve ancak, 5953 sayılı Yasanın iptaline kadar
olan dönem için tazminat istenebilir.
Bu itibarla, mahkemece, dava açıldığı sırada yürürlükte bulunan 5953 sayılı
Yasa hükümleri dikkate alınarak, uyuşmazlığın çıktığı tarih ile yasanın iptal
tarihi arasında ve istekle bağlı kalınmak üzere işin esasına girilmesi ve
sonucu çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde
davanın reddi doğru değildir.
S o n u ç : Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının
kabulü ile hükmün davacı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin
harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, (6.000.000) TL. vekalet
ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 13.2.1996 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
|