 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı
E:95/7627
K:95/10304
T:23.10.1995
Özet:Vesayet makamlarından sulh hakiminin yönetsel kararlarına karşı
asliye hakimine itiraz olunur. Bunlar, tetkik tedbir nihai kazai kararlar
olmadığından temyiz edilemez.
Satışa izin isteğinin reddine dair sulh hakimi kararını itiraz mercii
olarak Asliye hakimi inceler.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp
düşünüldü.
Vesayet bir kamu kurumudur. Vasiyi mahkemeler tayin, teftiş ve
murakebe eder. Vasi bir memur gibidir, mahkemece azlolunur ve bazı hallerde
istifa edebilir.
Vesayet uzuvları vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır (M.K. md.
346). Vesayet daireleri Sulh ve Asliye Mahkemeleridir (M.K. md. 347).
Kanunun öngördüğü koşulların oluşması sonucu bir şahıs hacredilip vasi
tayin edilince, vesayet altındaki şahsin mallarının yönetimi ve mahcurun
temsili için vasilerin tasarrufları da şikayete konu olabilir, yada vesayet
makamlarının kendiliginden müdahalesini gerektirenler olacaktır. Böyle bir
durumda vesayet makamları olan Sulh Hakimlerinin veya Asliye Hakiminin aldığı
kararların temyizi kabil bir kazai karar olup olmayacagı tartışma konusudur.
Her şeyden önce vesayet uzuvları olan vasilerin, Sulh Hakiminin ve Asliye
Hakiminin ödevleri ve hakları ile ilgili Medeni Yasa hükümlerini incelemek
gerekmektedir.
Medeni Kanunumuzun on birinci babında vesayetin idaresi, on ikinci
babında vesayetin hitamı düzenlenmektedir. Bu hükümler birlikte incelendiği
zaman vasinin vazifeleri yanında haklarının da olduğu, vesayet makamlarının
alacakları kararların yönetsel kararlar olduğu açıkca görülmektedir.
Sulh Mahkemesinin vasiyi azil yetkisi yoksada ona işten el çektirmek
(M.K. 427 ve 430) ve azlini Asliye Mahkemesine teklif yetkisi olduğu gibi
vasinin verdigi raporları da ret yetkisi (M.K. 407) vardır. Sulh Mahkemesi
tedbir olarak Medeni Kanunun 407/2. madde hükmünce vasiye talimat verebilir,
vasiye ihtarda bulunabilir, vasiyi para cezasına mahkum edebilir (M.K. md.
429). Sulh Hakiminin işaret edilen ve benzeri yetkileri kullanması vasiye
vesayet işlerini daha iyi gördürmeye yöneliktir. Sulh Hakiminin bu
işlemlerine ve kararlarına karşı Asliye Hakimi nezdinde itiraz ve şikayette
bulunulabilir (M.K. 432, 404/2 Y.2.H.D'nin 17.12.l993 günlü ve 9999/12403
sayılı kararı).
Mahkemelerin kazai mahiyetteki nihai kararları temyiz edilebilir
(HUMK. 427). Vesayet işi belkide yıllarca sürmektedir. Vesayet makamları
vasiler üzerinde tayin ve azil mercii olarak, şikayet merci olarak tetkik,
tedbir mercii olarak kararlar almaktadır. Bunlar vesayet işlerinin daha iyi
yürümesi için alınan idari nitelikte kararlar olup, ihtilafı nihai olarak
çözmezler. Bu halleri ile temyiz incelemesine tabi olamazlar.
Somut olayda vasi Medeni Kanunun 405 maddesine göre Sulh Mahkemesinden
izin istemiş istek reddedilmiştir. Sulh Hakiminin bu kararı yukarıda
açıklanan idari kararlardan olup, denetim mercii kanunda açıkca gösterildigi
üzere Asliye Hakimidir.
SONUÇ: Sulh Mahkemesinin Medeni Kanunun 405 maddesi uyarınca vaki izin
istegini reddi kararı itirazı kabil olduğundan dilekçenin görev yönünden
reddine, dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine oybirligiyle karar verildi.
23.10.1995
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Nedim Turhan Ferman Kıbrıscıklı Özcan Aksoy A.İhsan Özuğur
|