 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2.CEZA DAİRESİ
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas No :l995/7277
Karar No :l995/8623
Tebliğname :13394
Tedbirsizlik ve dikkatsizlik neticesi ölüme sebebiyet vermekten sanık
Zeki Şahin'in yapılan yargılaması sonunda: Mahkumiyetine dair (ANTALYA) 1.
Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 26.12.1994 tarihli hükmün Yargıtayca
incelenmesi sanık tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı
C.Başsavcılığının 8.6.1995 tarihli tebliğnamesiyle daireye gönderilmekle
okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği düşünüldü:
Tayin olunan hapis cezasının, para cezasına çevrilmesi sırasında yılın
365 gün yerine 360 gün kabulü ile 50.000 lira eksik ağır para cezasına
hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Ancak;
Kulak, boğaz, burun mütehassısı olan sanığın öleni kendi
muayenehanesinde bademcik ameliyatı yapmak için gerekli hazırlıkları yaparken
jetocain iğne vurduğu, bunun üzerine konvübiyen başladığı ve ölümle
sonuçlandığı, olayda sanığın kusurlu olup olmadığı için mütalaasına
başvurulan Yüksek Sağlık Şurası, 13.5.1994 gün ve 9103 Sayılı kararında
sanığın kusurunun olmadığını bildirdiği halde başka bir inceleme
yaptırılmadan olayda sanığın 5/8 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm
kurulması karşısında doktor olan sanığın olayda kusurlu olup olmadığı ve
kusurlu olduğu taktirde kusur oranının tesbiti, hakimlik mesleğinin
gerektirdiği genel ve hukuki bilği ile çözümlenmesi mümkün olan konulardan
bulunmadığı, 1219 Sayılı Kanunun 75. maddesinin de mahkemelerin uyğun
görecekleri bilirkişilerin görüşlerine başvurma imkanı saklı kalmak üzere
doktorların mesleklerinin icrasından doğan suçlardan dolayı Yüksek Sağlık
Şurasından düşünce sorulmasını zorunlu kıldığı, ancak Yüksek Sağlık Şurası
son mercii olmadığı gibi mütalaaları da bağlayıcı bulunmadığı nazara
alınarak, tekmil dosya içeriğine göre Adli Tıp Kurumundan sanığın olayda
kusurlu olup olmadığını ve derecesinin tesbiti yönünden yeniden rapor alınıp,
hasıl olacak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri
gerekirken, noksan soruşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla
yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı isteme aykırı olarak
BOZULMASINA, 12.7.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
M.Onan C.Özdikiş S.Çelik E.Güyer İ.Yücel
|